Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
arka fonda; allahım neydi günahım sjskdkd
Bir ten içerisinde yürüten her acınası kıtıpiyosun kafası,tüm beşeri ve ilahi yasalar tarafından,mutlu olması gerektiği fikriyle doldurulmuştur... Peygamberler bize "mutlu olmalısın,hoş şeyleri sevmeli onlardan haz almalısın" diye vazeder. Insanlar yaygarayı basar, "NEDEN BIZ HOŞ ŞEYLER BULAMADIK?"
Sayfa 383Kitabı okudu
Mill
Kalbim benimle birlikte batıyor:tüm hayatımın üzerine kurulduğu temel çöküyor. Tüm mutluluğum bu amacın peşinde sürekli arayışta olmaktı. Amaç cazibesini yitirdi;araç bir daha nasıl ilginç olabilir ki? Yaşamak için geriye hiçbir şeyim kalmamış gibi.
Sayfa 367Kitabı okudu
Reklam
Schopenhauer
İyimserlik sadece yanlış değil yıkıcı da bir doktrindir çünkü hayatı arzulanabilir bir durummuş ve insanın mutluluğu onun amacı ve hedefiymiş gibi sunar. Bu noktadan başlayarak ,herkes mutluluğa ve zevk hakkındaki en meşru hakka sahip olduğuna inanır. Eğer onun payına bunlar düşmezse,adaletsizlikten çektiğine inanır ki aslında varoluşunun esas anlamını kaçırır.
Sayfa 324Kitabı okudu
Schopenhauer:
Açlığı ve susuzluğu hissettiğimiz gibi arzuyu hissederiz ama doyurulur doyurulmaz yenmiş dolu dolu yemek gibidir ve yutulduğu an hislerimiz için yok olur. Hazların ve zevklerin kaybını,ortaya çıkmayı başaramadıkları an acı çekerek hissederiz ama acılar uzun zaman varolduktan sonra, yok olurken bile yoklukları doğrudan hissedilmez ve en fazlası tefekkür yoluyla bilinçli bir biçimde haklarında düşünülür. Bu yüzden,kendilerini ifşa ederler. İyi hissediş ise tam tersine sadece olumsuzdur.
Sayfa 323Kitabı okudu
Schopenhauer:
Sık sık acı çekmenin hayatın özünde olduğu ve bu yüzden, dışarıdan üzerimize yağmadığı ve herkesin daimi kaynağını içinde taşıdığı gerçeğine gözümüzü kapatırız. Tam tersine, sürekli özel bir dışsal sebep ararız,sanki bizi hiç bırakmayan acıya bir bahaneymiş gibi,tıpkı özgür bir adamın,bir sahibi olsun diye kendisi için yarattığı bir idol gibi.
Sayfa 321 - /melankoliKitabı okudu
Mutluluk bir kuruşa satın alınamıyordu.
Sayfa 315Kitabı okudu
Reklam
"Hayal gücü" renk ve dünyaya bir düzen verir. Coleridge'in kullandığı şekilde,görülemez olanı görmemizi sağlayan şey orada olmayan ama olduğunu "hayal ettiğimiz " şey değildir. Hayal gücü,daha ziyade,görmemiz gerektiği gibi,görmek zorunda olduğumuz gibi görmemizi sağlar.
Sayfa 309Kitabı okudu
Napolyon:
Bir insan kendine "Neden yaratıldım?" diye sorduğunda, inanıyorum ki tüm insanlar arasında en bedbaht insan o olmuştur... Bu bomboş kalp,varoluşunu nasıl devam ettirecektir? Salt bizim doğamıza özgü olan ahlak yetileriyle hayvan gibi yaşamayı nasıl başaracaktır? Eğer bu yetilere sahip olmasaydı, o zaman mutlu olurdu! Bu insan önemsiz şeyler yüzünden ümitsizliğe düşmüştür. En ufak engel ona dayanılmaz bir felâket gibi görünür... Yalnızlığın boşluğunda, her içsel tutku ona, " Hayır, mutlu değilim " demeyecek midir?
Sayfa 294Kitabı okudu
"Boşluk,kalbin korkunç yalnızlığı ."
Sayfa 294Kitabı okudu
Lequinio:
Gelecek hayat diye bir şey yoktu. Damarlarımız sertleştiğinde,kalbimiz durduğunda ve kanımız akmayı bıraktığında artık yoktuk. Vücutlar bozuluyordu,onları oluşturan öğelere dönüştürüyordu. Onlar da böylece "yeni varlıkların- kuşlar,balıklar ve binlerce başka canlı -" yaratılmasını sağlıyordu. Ama "bizden saçılmış moleküllerden başka bir şey kalmayacak " ve hayatta kalanların anılarından da fazlası olmayacak . Hayır,yurttaşlar , gelecek hayat yok.
Sayfa 278Kitabı okudu
Reklam
(...)Kant ayrıca "Bir insanı mutlu etmek onu iyileştirmekten apayrı bir şeydir. " diye iddia eder... Çünkü eğer iyi yapmanın (erdemli yaşama), iyi hissetme (mutlu olma) anlamına geldiği her zaman şüpheliyse, iyi hissetmenin iyi olma anlamına geldiği daha da şüphelidir. Ve mutlu olmuş olanlar,kendini iyi hissetmiş olanlar bazen de kötüydü.
Sayfa 273Kitabı okudu
Brahman:
"Cehalet saadettir ."
Sayfa 272 - matrix'e ilham olmuş olabilir misin sjsjsKitabı okudu
Bir insanın hazzı kolaylıkla bir diğerinin acısı olabiliyordu.
Sayfa 241Kitabı okudu
Voltaire:
"Bu insan hayatı oyunu,nasıl hüzünlü bir şans oyunudur. "
Sayfa 231 - şans mi yoksa şanssızlık mi sjsjsj tarafını seçKitabı okudu
Martin Luther:
"Biz bedbaht günahkârların, Ilk Günah yüzünden yeryüzüne sonsuza dek kavulmuş biz günahkârların, On Emir yoluyla her felaketle mahvolduğu yetmez mi? Neden tanrı bizi incil yoluyla keder üstüne kedere gark ediyor ve incil yoluyla bizi adaleti ve gazabıyla korkutuyor?"
Sayfa 186Kitabı okudu
268 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.