Bazlama ile Muffin (3)
"Bazlama: Günaydın prenses Muffin!" Muffin, pencereden başını çıkarıp şaşkınlıkla baktı. "Muffin: Oh, günaydın Bazlama. Ne tatlı bir sürpriz bu!" Bazlama, heyecanla devam etti. "Senin için buradayım, gözlerinin güzelliğini gün ışığına vurmaya geldim!" Muffin, kıkırdayarak cevap verdi. "Muffin: Gerçekten mi? İyi ki gelmişsin o zaman!" Bazlama, kendine güvenle devam etti. "Seninle birlikte olmak, yüzümde bir ekmek kadar geniş bir gülümseme bırakıyor!" Muffin, kahkahalarla yanıtladı. "Muffin: Aferin, o kadar da kötü değil!" Bazlama, gülerek devam etti. "Aslında, seninle olan her an bana bir peri masalı gibi geliyor. Sen benim prensesimsin, Muffin." Muffin, gülümseyerek karşılık verdi. "Muffin: Öyle mi? Peki, o halde prensesinizin kahvaltıya ihtiyacı var, değil mi? Gel içeri, sana bir fincan kahve ısıtayım." Bazlama, sevinçle kabul etti. "Bazlama: Evet, lütfen! Kahvenin tadı senin gülüşünden daha tatlı olabilir mi ki?" Muffin pencereyi kapatırken, içeriye doğru yürüdü. Bazlama, sevinçle gülümserken kendi kendine konuştu. "İşte bu, Bazlama. Aşkını ilan ettin ve hatta kahvaltı bile kazandın!"
Reklam
Kadimdi aşkınız daha önce görülmemiş ve nadirdi Aşk tam da bu değil mi hem çok yeni ve aslında bir o kadar eski
Alman bir arkadaş, Almanya'da Türklere atfedilen bir dağ yürüyüşü ("hiking") pratiğinden bahsetti. Arabayla çıkabildikleri kadar yükseğe çıkıp sigara içip dönüyorlar. Duyunca saçma bir gülümseme yayıldı suratıma. Nereden baksan muazzam bir özetimiz değil mi?
Anlıyorsun değil mi ?
Hava ayaz mı ayaz Ellerim ceplerimde Bir türkü tutturmuşum Duyuyorsun, değil mi? Çalacak bir kapım yok Mutluluğa hasretim Artık sokaklar benim Görüyorsun, değil mi?
Rojbaş~
Sabahın köründe evden çıkmaya karşıyım. Bir kendimize gelelim, kahvaltı yapalım daha sonra da aklımızı başımıza alalım değil mi? O akıl gün içinde bize lazım oluyor:)
Reklam
Nasibim degil mi yoksa Allah geciktirip güzelleştiriyor mu diye düşünmekten alamıyorum kendimi
Ada Kızımın isminin Issız Adam filminden mi geldiğini soran abla bakma öyle yayvan bi ifade ve tek bi hayırla cevap verdiğime.. Asıl içimden geçen kafanı duvara sürtüp kıvılcım çıkarmak 😈 Senin o çok güzel dediğin filmin ana konusu bi herifin uçkursuzluğuna bahane üretmekten başka bişey değil.. ! Aslında adam da kızı seviyor ama.. Eee ama?? İşte bağlanma korkusu var.. Lannnn yürü git.. önce evrimini tamamlasın öyle gelsin o zaman.. Bu "psikolojik sorunlar" ergenlikte halledilir biter.. 25+ kimse bana bıdı bıdı yapmasın.. Bi ilişki bittiyse iki sebebi vardır bunu kabullenin.. ya ölmüştür ya sevgisi bitmiştir.. ve her ikisin de geri dönüşü yoktur.. Ölüm Allah'ın emri lafımız yok ama kimse gidişini süslü cümlelerle romantize etmesin.. marx'ın dediği gibi " sevgi hediye değil; emek, mücadele, dayanışma ve güven ister." Nokta! Bunları yüreği kaldırmayan kimse "oturduğu kaba yerinden" ( güzel Türkçemiz de kendini 3 harftir) bahaneler uydurmasın.. Dave amcamdan bi parçayla sözlerime son verirken hepinizi "göz" lerinizden öpüyorum.. ( bakın bu da 3 harf ) I did no right, you did no wrong Nothing left but wasted days I regret you leaving But I will never take you back m.youtube.com/watch?v=-sp4Aq3...
Bazı şeyleri hissediyorum ama ne olduğunu bilmiyorum. Bir yerden kaçıyorum ama nereye olduğu belli değil, öylece uzaklaşıyorum.Bir şeylerden soğuyorum ama yaşamdan mı insanlardan mı çözebilmiş değilim. Birileri beni üzüyor ama sorsalar isimlerini söyleyemem. Artık çok yoruldum...
Okumayan kaybeder, okuyan zaten kaybetmiştir.
Kurbağalara bakmaktan geliyorum, dedi Yakup Bunu kendine üç kere söyledi Onlar ki kalabalıktılar, kurbağalar O kadar çoktular ki, doğrusu ben şaşırdım Ben, yani Yakup, her türlü çagrılmanın olağan şekli Daha hiç çağrılmadım Biri olsun "Yakup!" diye seslenmedi hiç Yakup! Diye seslenmedi ki, dönüp arkama bakayım Ve içimden durgun ve çürük
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.