kesince ikiye ayrılmaz insan
Kızıma hep anlattım... Anlatamadım... Böyle sağ sol diye insanları koparamazsınız yaşamların içinden, yaşadıklarından tiksindirerek, küçük görerek geçirdiklerini baş edemezsiniz, hayatın içine zurnalar, cıgaralar, buzdolabının tık tıkları, şu ses nedir, öğlende çaldığı gıygıyları Orhan Boran'ın, böbrek sancıları, Tuzla içmeleri, düğünler, üseralar... Yapamazsınız, tek mantıkla deli olur insan, korkutuyorsunuz insanları, kilise çanlarını özleyen bir Müslüman olmaz sanıyorsunuz, kesince ikiye ayrılmaz insan... Bir insan nedir?... Bir insan.
Sayfa 82 - İş Bankası Modern Türk Edebiyatı Klasikleri, 7Kitabı okudu
GİTTİ GELMEZ BİR DAHA
Bir melul bakışta solmuştu penceremde Bunca yıl gelmedikten sonra yarama kim ışık tutacaktı Bir gülüşün kalmış şu ıslak sokaklarda Kahkahalara boğulurken kaybetmişim seni Hangi mehtap vurdu da denize yüzümü solduracak Ne haber var ne de bir umut “hadi gelde çıldırma” Bir hatıran ve anıların kalmış sadece senden geriye kalan Birde kulaklarımda
Reklam
·
Not rated
Alp , Ahu , Lara Akkor.. Lara Akkor ; İntikam için eğitilen 23 yıl boyunca annesi tarafından sevilmeyen ve sebebin ne olduğunu bildiği için çocukluğundan beri eğitim gören kendisini en iyi yazılımcı şirketine işe aldırmıştır..Babasının ve arkadaşlarının kurduğu birim de emir aldığı kişiler onu eğitmiş ve olması gerektiğinden daha kıdemli biri
Matruşka
MatruşkaSevde Nur · Parola Yayınları · 202421 okunma
Aralarında yaşlısı da var, genci de, birtakım şairlerimiz temiz bir dille güzel mısralar söylemeğe değil, öğretici şiirler yazmağa heves ediyorlar. Sevgilerini, dertlerini, sevinçlerini anlatmağa da kalkmıyorlar, birtakım fikirleri yaymak isterlermiş... Cemiyet kendilerinden böyle bir hizmet bekliyormuş... Şiir halkı aydınlatmak için yazılmalı imiş... Halk, yani köylüler, işçiler, küçük esnaf takımı onların yazdıklarını okuyacak böylece doğru düşünmeyi, adam olmayı öğrenecek!.. İnsan kızsın mı, gülsün mü, kestiremiyor. Halka bir baksalar ya! ne güzel şiirleri vardır; Anadolu'nun, Rumeli'nin, İstanbul'un eski, yeni halk türkülerini bir dinleyin, birdenbire bir şimşek gibi parlıyan nefis mısralar bulursunuz. Hiçbirinin de bir şey öğretmeğe, bir fikir yaymağa kalktıkları yoktur. Halk, sanatın sadece güzel şekiller yaratmak arzusu olduğunu kendiliğinden anlamıştır. Bir tanesinin bile şiirlerini okumuyor; bir köye gidip genç şairlerimizin sözde halk diliyle yazdıkları o özentili bezentili koşmaları, manileri okuyun, kimse hoşlanmıyor. Anlamadıkları için mi? Yoo! anlaşılmıyacak neleri var? Ama halkın şiirde aradığı güzellik de yok. Bizim bugün Karacaoğlan'ın, Deli Boran'ın diye bildiğimiz, ağızdan ağıza dolaşarak değişmiş, bozulmuş, gene de tazeliklerini, güzelliklerini yitirmemiş şiirleri söyliyen halk, üç dört kendini beğenmişin: "Biz halkı aydınlatmağa çalışıyoruz!" diye kendileri de inanmadan yazdıkları ecişbücüş şiirleri neden dinlesin?
Ben Evren oğlu Deli Boran Kul olmadım hiç bir yönde Sultan yeliyim yeryüzünün
Bizim büğün Karacaoğlan'ın, Deli Boran'ın diye bildiğimiz, ağızdan ağıza dolaşarak değişmiş, bozulmuş, gene de tazeliklerini, güzelliklerini yitirmemiş şiirleri söyliyen halk, üç dört kendini beğenmişin: "Biz halkı aydınlatmağa çalışıyoruz!" diye kendileri de inanmadan yazdıkları ecişbücüş şiirleri neden dinlesin?
Sayfa 51 - Yapı Kredi Yayınları
Reklam
82 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.