Gerçek yalnızlık her insanı korkutur. Buna karşılık, yalnız kalmaktan korkmak bir insandan diğerine farklılık gösterir. Kimi insan için bir bozkırın sonsuzluğunu seyretmek bile ürkütücü duyguların yaşanmasına neden olurken, bir diğeri için doğa ile baş başa kalmak doyurucu bir yaşantıdır. Kimi insan mutlak bir sessizlikte paniğe kapılabildiği halde, bir diğerinde böyle bir durum dinlendirici bir etki yaratabilir. Bu farklılığın ardındaki neden, yaşadığımız kültürden kaynaklanmaktadır. Günümüzde insanlar kendi kişiliklerini değerlendirmede, hatta kendi varoluşlarının bilincini yaşamada, diğer insanlarla olan beraberliklerinden aşırı oranda etkilenmekteler. Bir başka deyişle, bir insanın kendi gerçeklerini algılayış biçiminde diğer insanların onun hakkında söyledikleri ve düşündüklerinin payı oldukça önemlidir. İşte bu nedenledir ki, insanlar yalnız kaldıklarında ya da dış dünyadan soyutlandıklarında, benliklerinin sınırlarını yitiriyormuşçasına bir duygu yaşayabilir ve öznel benlikleriyle nesnel dünyanın ayrımını yapmakta güçlük çekebilirler. Dolayısıyla, bir insanın kendi benliğini ne ölçüde diğer insanların görüşlerine göre değerlendirdiği, o insanın yalnız kaldığı zaman yaşayacağı korkunun oranını belirleyen en önemli etmenlerden biridir. Ama, yine de, yalnız kalmanın ne zaman insanın yaratıcı güçlerine etkinlik kazandıracağını ve ne zaman ruhsal dengesinin bozulmasına neden olabileceğini kestirebilecek ve değerlendirebilecek bilgilere sahip olduğumuz söylenemez.
Böylesine gürültülü bir insanın arkadaşlığını dinlendirici bulduğumu itiraf etmek garip gelebilir ama belki de sizden doğanızda olanın ötesinde bir şey beklemeyen birinin yanında olmak her zaman dinlendiricidir.
Bazen her şey yorar insanı, dinlendirici olanlar bile. Yorucu olduğu için yoranlar; bir de
dinlendirmesi gerekirken, sırf bunun için uğraşmayı düşünmek bile yorucu olduğu için
yoranlar.
"İnsanlar mutsuz olmadkça bashalar nın mutsuzluğunu anlayamaz. Bir seyler
sürekli yanımızdan geçip gidiyor ancak
pek bilemeyiz neyin ne olduğunu başımıza
gelmedigi sürece. Ne zaman başımıza
gelirse o an anlarız elimizdekinin degerini,
Mutluluk da böyle. Anca mutsuz olunca
mutlu olmanın degerini anlıyoruz.'
#kahve eşliğinde okuyacağınız dinlendirici , kişisel eğitim eseri sayılabilecek
Kalbimde hep bahar akşamlarının okşayıcı, dinlendirici sakit ziyaları, kokuları var! Ne kalbi parça parça eden ihtiras rüzgârları, ne de ruhu yakan ateşler! Ben çok, çok mesudum!
Ah, tarihin güzelliği, dostlar! Hiçbir şey tarih kadar dinlendirici değildir. Hayatta her şey gözünüzün önünde durmadan değişir ve hiçbir şey kesin değildir; sizi tedirgin ve huzursuz eden hadiselerin nasıl dengeleneceğini görememek, olayların nasıl sonuçlanacağını bilememek sürekli bir kaygı kaynağıdır. Tarihte ise her şey belirlenmiş, her şey sabitlenmiştir: Olaylar ne kadar acı olursa olsun, ne kadar üzüntü verirse versin, işte hepsi orada, hepsi düzenlenmiş, kitabın otuz ya da kırk sayfasına yerleştirilmiştir.
“BOYUN MASKELERİ
Yaz mevsiminde cildinizi tahriş etmeyecek, güneşe karşı hassasiyetinizi arttırmayacak bir boyun maskesi ile kompres önerebilirim.
Patates Maskesi
Pişmiş patatesi soyup ezdikten sonra bir yumurta sarısı, bir çay kaşığı bal, bir çay kaşığı zeytinyağı ekleyip, lapa haline getirin. Bu karışımı bir sargı bezi veya tülbent içine koyup boynunuza sarın. Yüzünüz yuvarlak ise 20-30 dakika, ince ise 10-15 dakika kadar bekletin. Haftada iki kere uygulayabilirsiniz.
Dinlendirici Kompres
Bir kabın yarısına soğuk süt koyup üzerini su ile doldurun. Yani yarısı süt yarısı su olan bir karışım hazırlayın. Sonra büyükçe bir pamuk parçası ile boynunuza birkaç kere kompres yapın. Ardından soğuk su ile yıkayın. Bu kompres anında etki eder. Boynunuz daha diri ve pürüzsüz görünür.