Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Diş bilemek ve ezmek için yeterince dinsel duyarlılığımız var, ama sevmek ve yardım etmek için yok.
Husumetleri anlatmak için kullandığımız bir deyimimizdir, "diş bilemek."
Reklam
Nöbet değişimlerinde, sayımlarda kışlanın taş duvarlarında yankılanan, binlerle, onbinlerle çarpılan postal seslerini unutma. Mahkeme dönüşlerini, tahliyesi reddedilenlerin içlerine gömüverdikleri umutları, işkenceden gelenlerin bir de kendi kendilerine sürdürdükleri işkenceyi, ezilmiş, horlanmış kişiliklerin toparlanmak, eskisinden sağlam olmak için çektikleri sessiz doğum sancılarını, uzun gecelerdeki sohbetleri, bir bardak çaya, kahveye duyulan sevinci, mektup dağıtımında çarpan yürekleri, mektupsuzların dış dünyaya duydukları kırgınlığı, alışmamak, unutmamak, sinmemek, tükenmemek çabalarını, dostlarla paylaşılan acı­ları unutma. Her şeyi yeniden düşünmek, sevmek, inancını bilemek duygusunun verdiği mutluluğu, temiz, yararlı, bekletilmiş kini unutma... Bütün bunlan, daha nice şeyleri unutacak mısın? Bir soru ve bir umut. Bir inanç ve kuşku. Hepsi vardı davranışlarında.
Diş bilemek
-Müslümanlar, yine bilmediğimiz bir harp hilesi yapıyorlar anlaşılan.Hem bu sefer dişlerini de bileyerek bizi parçalamak niyetindeler.Başınızı kurtarın! Zavallı Haçlı askerleri giysisi gibi kalbi de kararmış olmalı ki diş temizliği gibi bir medeniyet emaresini, kendi içinde bulunduğu vahşetle tevile kalkıyor ve zihninde mağlubiyeti kabul ediveriyor.
ahahaha
Diş bilemek hikayesinden . Müslümanlar yine bilmediğimiz bir harp hilesi yapıyorlar anlaşılan hem bu sefer bu sefer dişlerini de bileyerek bizi parçalamak niyetindeler başınızı kurtarın
"diş bilemek." Hani şöyle, öfkenin insana yaptırabileceği bütün kötülükleri içine alır bu deyim.
Reklam
_İnsan, kim olduğunu ancak felakete uğradığında gerçekten anlıyor. _Önemsiz bir şahsiyet olan bu Habsburglu kadının kurduğu neşeli, tasasız oyun dünyasına devrim dalıvermeseydi, o da gelmiş geçmiş yüz milyon kadın gibi sakin sakin yaşayıp gidecekti. Dans edecek, sevecek, gülecek, süslenecek, çocuklar doğuracak, en sonunda da sessizce bir yatağa
" Gözüpek ve kibirli kişiliklerde kendine kızmakla başkalarına diş bilemek arasında yalnız bir adım uzaklık vardır, o zaman da öfke nöbetleri tam bir haz kaynağıdır."
Sayfa 448Kitabı okudu
Bilmiyorum ki anlamı nedir: toprağı sevmek, yanıltıcı göğü sevmek, fırtınayı sevmek, genç gövdeyi sevmek tekneye daha uygundur bir yıldızdan, sevmek. Bilmiyorum ki anlamı nedir: titreyen bir ceylana diş bilemek, diş bilemek tıpkı bir büyücü gibi ekvatoru kalıtsız bırakan güneşe, diş bilemek. Sevmek, diş bilemek, insan sözleri bunlar, bense bir varlığım tanrıların seçtiği: sabahları günebakan, öğleyin kum, ve, mutlu bir örümcek akşama doğru.
Husumetleri anlatmak için kullandığımız bir deyimimizdir, "diş bilemek." Hani şöyle, öfkenin insana yaptırabileceği bütün kötülükleri içine alır bu deyim. Açığını yakaladığı anda mahvetmeye, hayatını söndürmeye, rızkını kesmeye hazırdır birine diş bileyen kişi. Oysa deyim, hiç de öyle kötü bir hatırayı yansıtmaz. Bir hadis-i şerifte,
Sayfa 66
Reklam
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"Başka Bahar" Hakkında Okuma Notları "Başka Bahar" Yazar Rumeysa Topal'ın ilk kitabı. 2021'de, Eşik Yayınları etiketiyle okurlarıyla buluşturulmuş. Elli öykünün yer aldığı kitap, yüz on iki sayfa hacmindedir. Ayrıca genç Yazar Rumeysa Topal, Mostar dergisinde de yazmaktadır. Daha çok Ankara ve taşrasında geçtiği
Başka Bahar
Başka BaharRumeysa Topal · Eşik Yayınları · 06 okunma
Diş bilemek
Bir hadis-i şerifte, "Eğer ümmetime ağır gelmeyeceğinden korkmasaydım, her namazda onlara misvak kullanmayı emrederdim." buyurulmuştur. Diş sağlığının ne derece önemli olduğunu her fırsatta ilan eden atalarımız, o derece titizlikle uygulamışlardır ki misvak, onların hayat prensiplerinden biri olmuş, en zor şartlarda dahi unutulmamış, ihmal edilmemiştir.
Diş bilemek
Rivayete göre, sabah vakti Müslüman orduların karargâhını uzaktan keşfe çıkan bir Haçlı müfrezesi, onların sabah lacasında dereye indiklerini, ellerindeki ağaç parçalarını dişlerine aşağı yukarı sürdüklerini, sonra su ile ellerini, yüzlerini, ayaklarını yıkayıp gittiklerini görüp bunun ne olduğunu anlayamayınca bir nevi harbe hazırlık seremonisi yaptıklarına kendilerini inandırırlar. Gelip ordu içinde bunu dillendirdiklerinde, ortalık birbirine girer ve şu yolda cümleler yüksek sesle söylenmeye başlar:    — Müslümanlar, yine bilmediğimiz bir harp hilesi yapıyorlar anlaşılan. Hem bu sefer dişlerini de bileyerek bizi parçalamak niyetindeler. Başınızı kurtarın!    Zavallı Haçlı askerinin giysisi gibi kalbi de kararmış olmalı ki diş temizliği gibi bir medeniyet emaresini, kendi içinde bulunduğu vahşetle tevile kalkıyor ve zihninde mağlubiyeti kabul ediveriyor. Gerçekten de sabah namazından sonra atlarına binip düşman üzerine süren gaziler, karargâhı yerinde bulurlarsa da ordudan bir eser bulamazlar. Çadırlardan birinde yakaladıkları yaralı bir Haçlı askeri, tir tir titreyerek onlara şöyle der:    — Keşfe çıkan askerler, sizin diş bilediğinizi görmüşler. Bu haberi duyunca hiç kimse sizinle savaşmak istemedi ve benim gibi yaralıları da bırakıp çekildiler.     
59 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.