Emek, güclü bir pazar konumu kazandı (oysa başlangıçta askeri seferberliğin ekonomik faaliyetleri kesintiye uğratmasıyla emek bir kenara itilmişti) ve zafer için işci artık asker kadar kritik bir değer taşıyordu.
1914 güzünden 1915 ilkbaharına kadar bütün büyük muharip devletleri etkileyen top mermisi sıkıntısı, savaşın artık endüstriyel bir mücadele olduğunu, ekonomik kaynaklarını muharebe alanlarına en etkin şekilde taşıyabilen tarafın zaferi kazanacağını gösteriyordu.
Sivil İngilizlerin kendi ülkelerinin savaşı için hiçbir zaman ödemek zorunda kalmadıkları bir bedel ödeyen Alman halkı açısından, sağlık standartlarının kötüleşmesinin yanı sıra, çok daha büyük mahrumiyetler, gerilim ve ümitsizlik söz konusuydu.
Totaliter bir diktatörlük söz konusu değilse, sivil halkı özel ayrıcalıklar, hak artışı ve geleceğe yönelik vaatler gibi telafi edici mekanizmalar sağlamadan seferber etmek imkansızdır.
1917 ve 1918 krizleri süreklilik gösteren bir yelpaze oluşturuyordu - hiyerarşide bir üstte bulunan kaprisli komutanların otoritesine itirazın mikro dramalarından küresel etkileri olan isyan ve devrim makro dramalarına dek uzanıyordu bu yelpaze.