Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Özbakış
Anlaşılan şu anki yaşam tarzımla uyumlu olmayan okuma hedeflerim var. Elli kitap aslında az görünse de bir senede okuyamadığım bir miktar maalesef. ''Zaten nitelik, kitaptan ne anladığın daha önemli.'' diyerek örtbas edebilirim de bu durumu, ancak biraz kendime dönüp bakmam, nerede hata yapıyorum diye düşünmem gerekiyor. Hala
Atasözü, Deyim, Söz Sanatları
_Türk savaşır, rus sevişir, yunan düşünür, arap da masal anlatır. Yunan _Araplar kadar güzel masal uyduran, Farslar kadar güzel anlatan, Türkler kadar da bu masala inanan 2. bir millet yoktur. Azeri _Bir yanlışı haklı çıkarmaya çalışmak, onu iki kat büyütür. Fransız _Cahiller, okumuşların cevaplayamayacağı soruları sorarlar. İran _Yılan
Reklam
04:17
Evindesin ama her an sallanma ve yıkılma korkusuyla. Bir kaç parça eşya almak ve soğuktan donmak için yıkılmış çatlamış evinin içindesin Evindesin. Acaba hangi eşyamı almalıyım , hangisinden vazgeçmeliyim diye diye İnsan tutulup kalıyor sessizce... Bir eşyanı alırken dolabından kalanlara bakmak Sonra evinin her köşesini son kez görüyormuş hissiyle donakalmak ve vedalaşmak son kez girip çıkıyormuşcasına... Herkes hep aynı şeyi söylüyor " CANA GELECEĞİNE MALA GELSİN " Yok yok mala da gelmesin istiyor insan ve soğuk işlerken bütün uzuvlarına hayatta olduğuna bin pişman oluyor heran. " YAŞAMAYAN ANLAYAMAZMIŞ, BUNU DA ÖĞRETİYOR ZAMAN! " En çok da depremin bağlılığı şaşırtıyor bizleri, mühürlüyor yıktığı yerlere yüreklerimizi.Bırakıp gidemiyor insan ne evini ne de evinin içinde canlı canlı yaşayan özlemlerini... İşte; YİNE SALLANTI YİNE ÖLÜM İLANLARI YİNE SOĞUK YİNE GECE VE SAAT HEP 04:17 ... Özlem Kaplan
Kafamın içi
Başıma yine üşüştü gecenin en karanlık saatlerinde gelip beynimi iliklerine kadar kemiren ,leş kargalar. Etimi kemirmelerinin verdiği acıya artık alıştım ne acı kaldı ne de başka bir şey... Ama o seslerine tahammül dahi edemiyorum çığlıkları beni delirtiyor, kaçmak için hiçbir seçeneğe sahip değilim sesleri öyle baskın ki kafamın içinde her köşede tekrar ve tekrar yankılanıyor ve bu sesler artık gelip geçici de değil ,ses kesildikten sonra ardından gelen kendi fısıltılarım sürdürüyor bu korkunç durumu, artık hem bu seslerden kurtulmak hem de hiçbir işlevde bulunmadan saatlerce bir nokta da ölü misali kala kalmayı arzuluyorum. Kafamda ki binlerce ses eşliğinde en sessiz köşede yalnızca izlemek ve saatlerce öylece donakalmak bu aralar bana keyif veren tek eylem bu sanırım...