Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Duygu T.

Her ikimiz de diğerinin kafamızdaki geleneksel rollerin gerektirdiklerini başaramadığını kısmen de olsa hissediyor olmalıyız: O güvenilir bir şekilde 'eve ekmek getirmiyor', ben ocağın başında 'düğmeleri dikip çorapları yamamıyorum'. O bize bir ocak bile almadı; ben tek bir düğme bile dikmedim.
Sayfa 378Kitabı okudu
Reklam
Özlediğim şey Boris'ti, onun bütün o fevri pisliğiydi: hüzünlü, gözü kara, korkunç derecede düşüncesiz.
Sayfa 336Kitabı okudu
"Tanrı yeryüzünü yaratırken Adem'i derin bir uykuya yatırdı ve o uyurken kaburgasını çıkarıp ondan Havva'yı yarattı. Adem bir *ospu muydu yani?" Mariche de ona bağırıyor: "Adem bir erkekti!"

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
160 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Konuşan Kadınlar
Konuşan KadınlarMiriam Toews
7.7/10 · 85 okunma
Reklam
"...Hızlı yaşa genç öl cesedin yakışıklı olsun. kim söylemiş bunu?" "Ceset si*mekten hoşlanan biri."
...yalnızlığın sevmesi gerektiği halde sizi sevemeyen insanlara mahkum olmaktan daha iyi olduğunu teyit etmek ister gibiydim.
Hemingway, o tipik ihtişamlı tarzıyla "cesaretin, baskı altındaki zerafet" olduğunu söylemişti. Jacaranda, Hemingway'in tanımının aksine; matador olmak gibi bir niyeti yoksa insanın, baskı altında zerafete de ihtiyaç duymayacağını düşündü. Zarafete, iki baskı arasında ihtiyaç duyardı insan, bir baskıdan diğerine sürüklenirken; yoksa, evi başına yıkılırken değil.
Sayfa 112Kitabı okudu
İki bileşenli bir dünyada büyümüş bir Arap'tı, bu bileşenler sıfır bir sıfır bir çöl şehir çöl şehir şeklinde gitmekteydi.
Sayfa 106Kitabı okudu
Reklam
Çoğu insan, tanıştığınız anda, bir çeşit yarışma için sizi ölçüp biçiyordu. Sanki herkes cankurtaran botlarına sığacak insan sayısının sınırlı olduğu bir yerde gemi kazası korkusuyla yaşıyormuş gibi, sürekli kendi yerlerini belirlemeye ve vazgeçilebilir insanları, gözden çıkarabileceklerini tespit etmeye çalışıyordu.
Sayfa 141
"Uzlaşımları küçümsediğini biliyorum, ama sırf orijinal, zekice bir ifade olmadığı için 'İyidir, sağ ol,' diyemeyecek seviyeye getirmemelisin bunu. Hayatın her alanında alışılmadık olamazsın. İnsanlar yanlış anlar."
Sayfa 109
"Doğal olarak," dedi profesör bıkkınlıkla, "sikkeler çok eski ve eğer istersek bunu tartışabiliriz. Benim demek istediğim film devrim niteliğinde bir araçtı." Retorik dönüşten etkilenmiştim: Şu an ben bir puşt gibi görünüyordum, çünkü "Film devrim niteliğinde bir araç değildir," demişim gibi olmuştu.
Sayfa 106
190 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.