İçimden dedim
İlmeği kaçmış bir hayat bizimkisi
Nedir alnımızdan öpmek için izimizi süren
Kalmış mıdır kalesi düşmüş bir şehrin cazibesi
Nedir, nedir yalnız bize yakışan bu serüven
Bu serüven ki bizden biri yaptı sırtımızdaki hançeri
Ve terk etti bizi huzur denen sevgili
İbrahim Tenekeci
Gepegencecik tâzeler,
Gül gibice solmuş yatar.
Yarı kalmış tüm işleri,
Dökülmüş inci dişleri,
Dağılmış sırma saçları,
Hep yerlere düşmüş yatar.
Çürüyüp durur tenleri,
Hakka ulaşmış canları,
Görmez misin sen bunları?
Nöbet bize gelmiş yatar.
Yüreğine ateş düşmüş, kara haber var
Gelen olmaz, giden olmaz, ah çeker ağlar
Pencerede kala kalmış, yolunu bekler
Gelir anam, gelir desem, desem yalandır
Güzel anam, canım anam, kolay değildir..
Yüreğine ateş düşmüş kara haber var
Gelen olmaz giden olmaz ah çeker ağlar
Pencerede kalakalmış yolunu bekler
Gelir anam gelir desem desem yalandır
Güzel anam canım anam kolay değildir..
İşte geliyor uzaktan beze sarılmış
Akrabalar her bir baştan başa şaşırmış
Anam koşar yalın ayak yarı delirmiş
Gelir anam gelir desem kolay değildir..
Güzel anam canım anam kolay değildir
Kolay kolay kolay kolay kolay değildir...
Kolay kolay kolay kolay kolay değildir.....
Kahpe fişek nasıl delmiş kaşın arasını
Birdenbire donup kalmış gözün karası
Elde vardır bi tek onun Kanlı Beresi
Gelir anam gelir desem desem yalandır...
Aziz Ruhun Şad Olsun Kardeşim 🇹🇷
Şehit Piyade Söz. Er H **** B
Görüyorsun ya, her gittiğimiz yerde mütemadiyen dert, şikayet dinliyoruz ... Her taraf derin bir yokluk, maddi, manevi bir perişanlık içinde . . . Ferahlatıcı pek az şeye rastlıyoruz; maatteessüf memleketin hakiki durumu bu işte! .. Bunda bizim günahımız yoktur; uzun yıllar hatta asırlarca dünyanın gidişinden gafil, bir takım şuursuz idarecilerin elinde kalan bu cennet memleket; düşe düşe şu acınacak hale düşmüş. Memurlarımız henüz istenilen seviyede ve kalitede değil; çoğu görgüsüz, kifayetsiz ve şaşkın . . . Büyük istidatlara malik olan zavallı halkımız ise, kendisine mukaddes akideler şeklinde telkin edilen bir sürü batıl görüş ve inanışların tesiri altında uyuşmuş, kalmış . . .
Sekreteri Hasan Rıza'ya (Soyak) anlattıkları-İzmir ve Antalya gezisi-1930 Mart
MEÇHUL ŞEHZADE: DELİ KURT
1403 yılının sonlarıdır. Üstü örtülü bir kağnı gecenin karanlığında ilerlemektedir. Genç bir atlı tedirgin bir şekilde kağnıyı yönetmektedir. Kağnıda Yıldırım Bayazıd'ın oğlu İsa Beğ'in eşi Bala Hatun vardır. Bala Hatun hamiledir. Osmanlı sipahisi Çakır Ağa onu sütanasının evine götürmektedir.
Çakır Ağa, İsa
MEÇHUL ŞEHZADE: DELİ KURT
Olay Örgüsü
1403 yılının sonlarıdır. Üstü örtülü bir kağnı gecenin karanlığında ilerlemektedir. Genç bir atlı tedirgin bir şekilde kağnıyı yönetmektedir. Kağnıda Yıldırım Bayazıd'ın oğlu İsa Beğ'in eşi Bala Hatun vardır. Bala Hatun hamiledir. Osmanlı sipahisi Çakır Ağa onu sütanasının evine götürmektedir.
“Ne yaparsanız yapın soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır.”-Aliya İzzetbegoviç
Sene 1992 Yugoslavya İç Savaşı'nı toplama kampında bulunan,Sırp Ordusu'na esir düşmüş on altı yaşındaki Bosnalı Leyla'nın gözünden anlatan bu kitap,benim uzun süreden beri okumakta en zorlandığım kitap oldu.Sebebi kitabın dilinin ağır
Işıklı dünyanın karanlık yüzü
Dünyaya gelende vardı sebebi?
Yaşaya bilmedi amaç üretdi.
Düşünür ne yapsam daha gerekli?
Seçtiğim beni de yapsın önemli.
Beni tanısın dünyadakı insan.