Oluş'un nasıl başlayabildiğini ve neden hala bitmediğini anlamaya çalışan soru bir olasılığı gözden kaçırıyordu. Oluş başlamadı bu yüzden bitemez. Geçmiş zamanın sonsuzluğu Oluş'un olmakla başlamadığını ve onun olmuş bir şey olmadığını ifade ediyordu.
Bilinemezciliğin en saldırgan ve enteresan beyanların dan biri W K. Clifford (1845-79) adlı İngiliz Viktoryan düşünüre aittir. "The Ethics of Belief" başlıklı yazısında her nerede olursa olsun yeterli kanıtı olmayana inanmanın, ahlaka aykırı olduğunu öne sürer. Ahlaka aykırı olduğunu düşünür; çünkü medeniyetin kendisinin gerekçe gösterilebilen inançlar oluşturma alışkanlığına bağlı olduğuna inanır.
...ego rasyonellik aracılığıyla gerçekliğe uyumlanmayı kolaylaştırıcı bir fail ya da işlev değildir. Daha ziyade, algısal bilinci renklendiren ve gerçeklikle ilişkiyi çarpıtan bir yapıdır.