Erdem Yılı, son zamanlarda okuduğum en iyi ve beni en çok etkileyen kitaplardan biri oldu.
Öncelikle kitabın konusundan bahsedecek olursam ana karakterimiz Tierney James'in yaşadığı Garner kasabasında kadınların erkekleri etkisi altına alan bir sihirle doğduğuna inanılıyor. Buradaki kızlar 16 yaşına geldiklerinde sihirden kurtulmaları için kasaba dışına sürülüyorlar. Kasaba dışında büyük zorluklar içinde yaşıyorlar ve eğer kızlar güvenli bölgelerinden dışarı çıkarlarsa kaçakçılar tarafından avlanıyorlar. Erdem yılının sonunda kasabaya sağ salim dönebilirlerse kızların sihirlerinden kurtuldukları düşünülüyor.
Ve Tierney de Erdem Yılı kızlarından biri...
Kitabı okurken aslında birçok duyguyu aynı anda hissettim ve hâlâ etkisinden çıkamadım diyebilirim. Aslında günümüzde kadınların halen yaşadığı sorunlara eleştirel bir şekilde yaklaşan çok iyi bir distopyaydı. Tierney okuduğum en güçlü kadın karakterlerden biriydi ve kitap boyunca cesaretine hep hayran kaldım. Her zaman mantıklı oluşu, tüm zorluklara karşı dimdik durması, ölümü dahi göze alarak her daim arkadaşlarını düşünmesi, amaçlanan her şeyin farkında oluşu, cesareti ve aşkıyla beni fazlasıyla etkileyen bir karakter oldu. Ve Ryker... İçimde hep bir yarım kalmışlık hissine sebep olan karakter. Keşke Ryker'ı daha fazla okuma şansımız olsaydı..
Özetle kadınların maruz bırakıldıkları hayata ve hissettiklerine değinen çok güzel bir kitaptı. Erdem Yılı'nın okuyan herkes de bir farkındalık yaratacağını düşünüyorum.