Bozkırlara dayanır sevdamız soğuk buz tutmuş ellerin şefkatten mahrum kalmış gibi bakan o gözlerin o bakış var ya.
Istırâbdır yiğidim azığımız, hicrandır Mirasımız mahkûmdur, mahzundur, perişandır Gene de ye’se düşme yiğidim; imtihandır Filizlenen her ölüm, mazlumlara nişandır Ne gönüllerde sevinç, ruhlarda beyaz kaldı Ufka bir bak, ilerle; inkılâba az kaldı. Ülkemden hatırıma hep sefiller geliyor Bin yüzlü Ebrehe’ler, kara filler geliyor Şimdi devran
Reklam
Zambaklar en ıssız yerlerde açar Ve vardır her vahşi çiçekte gurur. Bir mumun ardında bekleyen rüzgar, Işıksız ruhumu sallar da durur. Zambaklar en ıssız yerlerde açar. Ellerin, ellerin ve parmakların Bir nar çiçeğini eziyor gibi.
Sezai Karakoç
Sezai Karakoç
Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat Durma kendini hatırlat Durma göğe bakalım
…Bana mutluluğu çiz boyansın ellerin Her renkten koy kamaşsın gözlerin Bozmasın onu ne gündüz ne de Soğuk ve sessiz karanlık gece Ressam neden siyah beyaz tüm resimlerin Boyan mı yoksa mutluluğun mu yok senin Neden hep huzursuzluk çıktı elinden Özgürlüğü satmaya değer mi nefretin…
Yaptıkların vazgeçişin heykeli olsun, ellerin ise kayıtsızlığın kaidesi. Kelimelerin reddedilişin nakışlı camı..
Reklam
Aşkın ve acının vadilerinden Geçerek yürümeyi öğrendi kalbim Gözlerin var mıydı senin Görebilir miydi duygularımın Maverada açan çiçeklerini Ellerin var mıydı senin Tutabilir miydin uzatsaydım ellerimi Nefesin zor fırtına dağıttı bedenimi Parmaklar arasında duman duman her akşam Ölümle randevumu hatırlatıp yeniden Mezarıma yürürken Unutuyorum sensizliğe alıştığımı İçimin kan rengi okyanusunda Zıpkın yemiş balık gibi yüreğim
Şansıma....
Hangi dala el attımsa kırıldı Bülbül sustu güller soldu şansıma Ellerin koynunda yari var iken Ayrılıklar düştü benim şansıma
Ellerin kışı bahar eder mi? Tutuşunca yüreğimi örter mi? Ey ruhuma kır alemi papatya Beni böyle koyup gitme olur mu?
O kadar ucuz, o kadar yalansınız ki, keşke biriniz yıldızlar kadar yalnız ve ulaşılmaz olsanız, kaç para ile satın alabilirim sizi? Kaç para eder kalbin? Kaç para eder ruhunuz? Kaç para mutlu eder seni? Kaç para eder seni mutlu etmem? Kaç para versem gülersin bana gerçekten? Kaç para eder makyaj ÇANTAN... Kaç sayfa edersin okuduğum kitapların? Kaç mürekkebi edersin yazdığım defterlerin? Kaç günü edersin saydığım günlerin? Kaç nefes edersin soluduğum? Kaç çocuk edersin kalbimde oynayan? Kaç para eder gözlerin? Kaç para eder ellerin? Kaç para eder saçların? Kaç para eder benim olman...? Kaç para eder göz yaşların? Kaç kere ağlayabilirsin?.. Kaç para eder makyaj Çantan?.. Pardon kaç para eder gözlerin??? Kaçıncı sayfasında olurdun yazdığım kitaptan???
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.