Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Reklam
Gece ,nemli bir eldiven gibi insanın üzerine yapışıyordu
Sigara içmeyen yazarlar mutlaka kendi tırnaklarını yerler
Reklam
Niye okuyor ki o kitabı? Okuyup da n'olucak? Ordan bir cümle ezberleyip yeri gelince satıp havasını atacak. O kadar. Salak işte!
Sayfa 108Kitabı okudu
Sol şeritten kökledi, sollamayı sever, sollanılmaktan hoşlanmazdı.
Cep telefonu böyle bir sanal dünya yarattı. Beyoglu'nda yürürken telefonu açıp; -Moskova'dayım! Bir toplantıdayım! diye yanıtladığınızda, karşı tarafın size; Siktir lan, Beyoğlu'nda yürüyorsun işte! deme durumu yok. -Özür dilerim, rahatsız ettim. diyerek kapatmak, size ister istemez inanmak ve Moskova'da bulunuşunuza saygı duymak zorunda karşı taraf.
Ne iş yapıyor? -Bir çeşit mafya. -Zaten artık herkes mafya. Bir mafyanın içinde bulunmayan adamdan sayılmıyor...
Reklam
Niye okuyor ki o kitabı? Okuyup da n'olucak? Ordan bir cümle ezberleyip yeri gelince satıp havasını atacak. O kadar salak işte!
Siyasal bir görüşü yoktu. Seçimlerde, Mesut Yıl­maz hoş adam, Tansu Çiller güzel kadın, Cem Uzan çok yakışıklı biçiminde oy kullanan salak seçmen çoğunluğu takımındandı.
-Ben papazın zeki, dinamik ve şarap yapanını severim!
-Konyaksız kahve, yıldızsız gece gibidir! Çok güzel! Kim söylemiş bunu? -Ben uyduruyorum hanımefendi. İçmeye se­bep olarak uydurduğum güzel özdeyişlerimden biri­dir! İçmek için sebepler ve sebep sonuç ilişkileri üretmek zorundayız ya!
Televizyondaki film İngilizce. Türkçe altyazısı var. Sürekli; -Fuck off! diyor kovboy. Çevirisi; tüh allah kahretsin, hay allah müstehakını versin, biçiminde. Ne kadar dindar bir kovboy, diye düşünüyordur herhalde kahvedekiler.
135 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.