Emine Kaplan Özcan
@eminekaplanozcan
İnstagram hesabım;
instagram.com/eminekaplnozcan...
Bandırma
20 Nisan
362 okur puanı
Eylül 2019 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
‘Her sanatçı rehin alınmış biridir.’
‘Hepimiz hapishanedeyiz, herkes kendi hücresinde yaşıyor, özgürlük bir yanılsama tarzı nutuklara dayanamıyorum. İnanın bana, gerçek hapishane başka şey, bizim zihinsel ve toplumsal hapishanelerimizden bambaşka türde. Bunu unutmak iğrenç bir şey.’
‘Arılar Hermes’in yaratıklarıdır, onlardan öğreneceklerimiz var. Her şey, balımızı yapacağımız birer çiçektir.’
Okur Takip Önerileri
‘Arıların düzeyine erişmeliyiz. Simyacı olup kendi balımızı yapmalıyız.’
‘Olağanüstü şeylerin mümkün olduğunu kendime hatırlatmak için arılara ihtiyacım var.’
Tutsak olmak için cesaret gerektiğini söyledi, “Tercih şansı olmasa bile, cesaret gerekiyor: Hapishane sadece hareket özgürlüğünün ortadan kaldırılması değildir, atmosfer basıncında ve havanın bileşiminde de bir değişimdir. Sanki duvarlar sizi kuşatmakla yetinmiyor da derinizi ve düşüncelerinizi eziyor gibi. İnsan hem patlama noktasında olduğunu, hem de patlayacak yerinin olmadığını hisseder.”
‘Bellek, sakınmak gereken canlı bir şeydir.’
‘İnsanlar, oldukları ve yaptıkları şeyi, hayatlarının, kökenlerinin ne ölçüde belirlediğini işitmek istemezler.’
'Her acı, yüreğimi ikiye böler.. ama o yaralı yürek hemen kaynar ve yara görünmez; kaynamış yaralarla doluyum ben; onun için dayanıyorum.'
'...Beden çözülüp dağılınca ^ruh^ diyebileceğimiz bir şey kalacak mı geriye? Yoksa ölümsüzlük baharına duyduğumuz o sönmeyen özlemimiz mi gerçek olan? Hangisi doğru? Ölümsüz oluşumuz mu, yoksa o kısacık yaşamımız boyunca ölümsüz birtakım şeylerin buyruğunda kalışımız mı?'
'Yıldızların yer değiştirişini görmek mi istiyorsun, onlarla birlikte dönmen gerek..'
'Ben her insanın ayrı bir kokusu olduğuna inanırım: Biz bunu anlamıyoruz, çünkü kokular birbirine karışıyor, hangisinin senin, hangisinin benim olduğunu bilemiyoruz; yalnız havanın pis bir koku yaydığını anlıyor; buna da insanlık adını veriyoruz.'
'Taşların, çiçeklerin, yağmurun söylediklerini bir bilseydik! Belki bağırıyorlardır, bağırıyorlardır bize de işitmiyoruzdur. Tıpkı bağırdığımız halde, onların da bizi duymadığı gibi. Dünyanın kulakları ne zaman açılacak? Ne zaman gözlerimiz açılacak da göreceğiz? Taşlar, çiçekler yağmur ve insanlar, kucaklarımız ne zaman açılıp da birbirimize sarılacağız?'
'Pek çokları mutluluğu, insandan daha yüksekte ararlar, bazıları da daha da alçakta; ama mutluluk insanın boyunun hizasındadır.'
KonfüçyüsKitabı okudu
'Avuç, bir kum saatidir, hayat da onun içinden kaçıp kaybolur, evet kaybolur...'