Nikos Kazancakis, çağdaş Yunan edebiyatının ancak buzlucam ardından seçilebilen, tedirgin ve büyük kişiliklerinden biri olarak çok tartışıldı, yanlış bilindi, az sevildi. Sinemaya da uyarlanan Zorba Kazancakis'in kendisiyle giriştiği bir tür sessiz hesaplaşma sayılabilir. Geçmişin, kayıp giden zamanın, insanın temel yanılgılarının bir kez daha gözden geçirilmesidir bu roman. Zorba aracılığıyla Kazancakis, hayatının, yenilgiler ve soru işaretleriyle dolu bir bilançosunu çıkarır. Korkmamayı, yaşamı sevmeyi, ayakta durabilmeyi Aleksi Zorba’dan öğrenmiştir. Gerçekten de Zorba, bir yaşam kılavuzudur. Özgür insanların simgesidir. Kazancakis’in mezar taşında yazanlar, doğrudan Aleksi Zorba’nın ağzından dökülmüş yazgı sözcüklerini andırıyor: “Hiçbir şey ummuyorum, hiçbir şeyden korkmuyorum, özgürüm.”
348 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 1946
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Unutulmayacak kitaplardan biri daha...
348 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
"Dünyayı bugünkü durumuna getiren nedir, bilir misin? Yarım işler, yarım konuşmalar, yarım günahlar, yarım iyiliklerdir. Sonuna kadar git be insan." Bazı cümleler vardır, kitabı okumanıza
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202418,6bin okunma
348 syf.
·
Puan vermedi
Yazar Nicos Kazancakis önemli bir felsefe, düşünce insanıdır. Hayatının bilinirliği açısından hak ettiği yerde olmadığını söyleyebileceğim, yaşama dair ciddiye alınması gereken düşünceleri olan bir
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202418,6bin okunma
348 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Bu dünya çarklar sayesinde dönüyor. Mekanik bir düzeni var; toprakla, suyla, dağlarla gizlenmiş. Büyüklü küçüklü çarklar sayesinde akıp gitmeye devam ediyor zaman, akrep ve yelkovan misali. En küçük
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202418,6bin okunma
348 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
#spoiler Her yeni doğan günü ilk kez yaşıyormuşçasına yaşamayı, hiçbir şeyden korkmamayı, her zaman her yaşta meraklı olmayı soru sormayı , hayatı ve insanları tüm olanca çirkinliğiyle kabullenip
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202418,6bin okunma
285 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
"İyi kitaplar okumak, geçmiş yüzyılların en seçkin insanlarıyla sohbet etmek gibidir" Diyen Descartes'e ve Kazancakis'in ruhuyla oturup bir çay içmek isteyenlere selam olsun. Bizler
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202418,6bin okunma
Sonunda sevdim seni Aleksi :)
348 syf.
·
Puan vermedi
Uzun süredir okumayı planladığım ,
1000Kitap
1000Kitap
okurları sayesinde dikkatimi çeken bir kitaptı
Zorba
Zorba
. Heyecanla başladım ama ilk tanıştığım günlerde kendisinden pek hoşlanmadığımı itiraf etmeliyim. Aslında muhtemelen tüm kadın okurlarla aynı şeyleri düşündüm başlarda , ancak okudukça onu daha yakından tanıdıkça fikirlerim, duygularım değişti .
Zorba
Zorba
yı okurken pek çok duyguyu bir arada yaşadığımi söylemeliyim; bazen nefret ettim ondan , bazen gurur duydum , bazen aptalca buldum söylediklerini, bazen dahice... İnsan olduğunu unutmadım hiç (hatta kendini gerçekleştirmis insan ) biz egitimcilere göre evrensel ahlak düzeyine ulaşmış nadir insanlardan biri dedim sonunda. Kitabı degerlendirirken yazıldığı dönemi , kültürü göz ardı etmememiz gerektiğinin farkındayım degerlendirmemi bu şekilde yaptığımı bilin lütfen, gerçi günümüzden de pek çok iz taşıyor malesef, zamanla ahlaki açıdan pek de gelisememis görünüyoruz. Yine çok uzattığımın farkındayım :) değerli zamanınızı daha fazla almadan bitiriyorum . Yanı başımızdan bi hikaye Zorba onu muhakkak tanımalısınız. Keyifli okumalar diliyorum :)
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202418,6bin okunma
"Hayat kısa. Kuşlar uçuyor, Zorba yaşıyor.."
348 syf.
10/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Çok sevdiğim, okurluğuna güvendiğim, kısmen milliyetçi bir kişiliğe sahip bir öğretmenimin "Müslümanım, Türkçü'yüm lakin kendimi bir Yunan'ın satırlarında buldum." dediği Nikos Kazancakis
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202418,6bin okunma
352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Budha dünyaüstü bir güzelliğe sahiptir, ama onda Yunan Zorba'nın güzelliği yoktur. Zorba tamamen dünyevidir. İnsan aynı anda ikisi birden olmalı: Zorba isimli bir Budha. İnsan meditatif (düşünce odaklı olmak) olmalı ama duygu pahasına değil. Osho Zorba... En iyi nasıl anlatılabilirsin? Yanmış, yakmış, yıkmış, herşeyi görmüş, geçirmiş bir adam. Ve sonunda pişmiş. Tanrıya ve aynısı gördüğü Şeytana bile eyvallahı yok. Korkusuz, hayatı saçlarından yakalamış ve dört nala sürmekte sonunu düşünmeden. Ama duraksadığı anlar var, balmumu gibi eridiği anlar. Hiçbir gönülü kırma taraftarı değil. Bu bir yaşlı Türk'ün nasihatini içselleştirmesi. Hele o gönül bir kadınınsa, nasıl kırsın Zorba. Kendini Zeus'la kıyaslıyor. Hani çapkın, uçanın, kaçanın elinden kurtulamadığı Tanrı Zeus. Ama ona göre bir şehvet perest değildir Zeus. Kadınlara acımaktadır, hiçbir kadının yalnız kalmasına, ahlayıp inlemesine aldırışsız kalamaz. Zorba da öyledir. Ona göre en büyük günah bir kadının gece yalnız yatmasıdır. Ah Zorba seni nasıl anlamalı, nasıl anlatmalı... Sonu toprak olan, kurtların yiyeceği bir et parçası olan biz insanların ne kadar da çok olmazları varmış meğer! Ve ne kolaymış özgür olunduğunda hepsini elinin tersiyle itmek. İnsan olmak, özgür olmak... Kimin derdi bugün? Ne zaman kimin derdi oldu ki? Muhteşem bir dostluk hikayesi. Bir dünya literatürü devi. Okumadan geçmeyin. Pamuk eller cebe. Allah razı olsun... Kitapla kalın...
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 201418,6bin okunma
Kendin Olmak İstersen; Ya Deli Olursun Ya ZORBA
320 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Hayatta bazen büyük yanlışların basit çözümleri olduğunu görürsün. Düzeltmek istersin. Anlatınca anlaşılacağını sanırsın ve durmadan anlatırsın. Yazarsın, çizersin, dijital içerikler üretirsin. Tüm enerjini, vaktini harcarsın. Çünkü çözüm çok basittir. Yüzyıllar boyunca gören gözler konuşan ağızlar yazan eller durmak bilmeden anlattı... Sonuç insanoğlu yine anlamadı. Çünkü insanoğlu en tehlikeli ve vahşi bir yaratıktır. (İstisnalar var tabi) Büyük mideler uyuyan insanları uyandırmana asla izin vermez. Hayatı sana zehir eder. Susmassan sonunda nefesini keser. Birileri de görür ve ötesinde anlatacaklarının anlaşılamayacağını da görür. Bu defa hayatı boyunca anlatmak yerine yani başkalarını kurtarmak ,yol göstermek yerine kendi hayatını yaşamaya başlar. Daha doğrusu isyan eder. Tüm beşeri sistemlere ve dinlere. Kendi doğrularını oluşturur ve özgür bir biçimde yaşamaya başlar. Kitabımızım kahramanı Zorba da öyle bir insan. Anlatmak yerine yaşayan. Hayatı boyunca insanlığın en çirkin yönlerini gördüğünden tüm sistemlere ve düzenlere başkaldırmış bir isyan şeklinde hayatını özgürce yaşamaya karar vermiş biri. Gündüz Vassaf' ın Cehenneme Övgü'sünün teorikten pratik hayatta yansıyan şekli gibi. Anlatan değil yaşayan biri Zorba. Zorba'nın deyimiyle "Dünya, kâğıt farelerinin ellerine kaldı; sırları yaşayanların vakti yok; vakti olanlar ise sırları yaşamıyorlar." Hayatta "kendiniz" olma, kendinizi bulma ve hayatı kendiniz olarak yaşama dileğiyle...
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202418,6bin okunma
348 syf.
10/10 puan verdi
·
9 günde okudu
DSM'ye göre dissosiyasyon kişinin yaşadığı olay karşısında kendinden ayrışmasıdır. Peki bu tanıma göre bedeninin hiçbir alanı ile teması olmayan, zihin duvarlarını içine hapsolmuş bir insan dissosiyatif midir? Nedir insanı zihinden bedene taşıyan? Zihniniz çile (ip olan) yumağına dönmüşken kortekste sıkışıp kalan insanın eziyeti kime? Sorunlarını bilgiyle, okuyarak çözebileceğine inanan insanın 'kitapları yüklenmiş eşekten' (Kuran'62/5) ne farkı var? Bedeninde hissetmediğin bir erdemi sadece zihnin öyle söylüyor diye yaşamak gerçek bir erdem olabilir mi? Gerçeğin ipini bırakmayan, bedeni ne istiyorsa sorgusuz peşinden giden Zorba kendini zorlayan, kitapları yüklenmiş zihinden daha erdemli olabilir mi? Aylardır çalışıyorum zihin/beden bütünlüğü üzerine ama çok açık söyleyeyim Zorba tüm çalışmaların yüklemi oldu. Yıllar önce bir televizyon programında bir sunucu; "kişisel gelişim" diye bir saçmalık olamaz kişisel gelişim edebiyatın içindedir demişti. Hangi makale bu kitabın bende yarattığı bedenleşmeyi (embodiment) bana yaşatabilirdi? Ben söyleyeyim hiçbiri. Sevgili
Dücane Cündioğlu
Dücane Cündioğlu
hep söyler; yüzlerce kötü örneğini denemeksizin iyi insanı iyi kitabı iyi filmi bulamazsın. Okuduğum yüzlerce kötü örneğe minnettarım.
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202418,6bin okunma

Yazar Hakkında

Nikos Kazancakis
Nikos KazancakisYazar · 15 kitap
Nikos Kazancakis (Yunanca: Νίκος Καζαντζάκης) (d. 18 Şubat 1883, Kandiye, Osmanlı İmparatorluğu - ö. 26 Ekim 1957, Freiburg, Almanya), Yunan yazar, şair, siyasetçi ve filozof. 20. yüzyılın en önemli Yunan felsefecisi olduğu ve eserleri yabancı dillere en çok çevrilmiş olan Yunan yazarlardan olduğu düşünülmektedir. Fakat şu anki şöhretine, 1964 yılında gösterime girmiş olan Michael Cacoyannis'in yönetmiş olduğu Zorba adlı sinema filmiyle kavuşmuştur. Bu film, aynı ismi taşıyan kendi kitabından uyarlanmıştır. 20. yüzyılın en önemli Yunan felsefecisi olduğu ve eserleri yabancı dillere en çok çevrilmiş olan Yunan yazarlardan olduğu düşünülmektedir. Fakat şu anki şöhretine, 1964 yılında gösterime girmiş olan Michael Cacoyannis'in yönetmiş olduğu Zorba the Greek adlı sinema filmiyle kavuşmuştur. Bu film, aynı ismi taşıyan kendi kitabından uyarlanmıştır. Girit'te, ada hala Osmanlı yönetimindeyken, Kandiye ilinde dünyaya geldi. Bu tarihlerde, Girit adasında Osmanlı İmparatorluğu'ndan bağımsızlık kazanma amacıyla ayaklanmalar yaşanıyordu. Kendisinin evvelki eğitim dönemi hakkında fazla bir bilgi olmamasına rağmen, 1902'de Atina Üniversitesi'nde hukuk okumaya başladığı bilinmektedir. Hukuk öğreniminden mezun olduktan sonra, 1907'de ise felsefe üstüne çalışmak için Paris'e gitti. Burada Henri Bergson'la çalışma imkânı buldu. 1911 yılında Galatea Alexiou ile evlendi. Balkan Savaşları patladıktan sonra ise orduya katıldı. Savaş bittikten sonra ülkesine geri döndü ve felsefe hakkındaki çalışmaları Yunancaya çevirme çalışmalarına başladı. 1914 yılında, sonraki 2 yıl boyunca beraberce Yunan Hristiyan kültürünün ortaya çıkıp geliştiği yerleri gezeceği Angelos Sikelianos ile tanıştı. Bu gezilerinde Sikelianos'un milliyetçiliğinden oldukça etkilenmiş olduğu belirtilmektedir. 1922'den ölümüne kadar birçok ülkeyi dolaşarak, gezi yazıları formatında eserler verdi. Gezdiği şehirler/ülkeler ve bu şehirler/ülkelerde bulunduğu tarihler şöyledir: Paris ve Berlin (1922 - 1924), İtalya ve Rusya (1925), İspanya (1932), ve sonrasında Kıbrıs Adası, Aegina ""(Egina)"", Mısır, Sina Dağı, Çekoslovakya, Nice, Çin ve Japonya. Ayrıca Fransa'nın Nice şehrinde bulunduğu vakitlerde, Antibes yakınlarında bir villa satın almıştır. 1926 yılında ilk eşinden boşandı ve 1945'te, vefatına kadar birlikte olacağı Eleni Samiou ile evlendi. Berlin'de bulunduğu sıralarda, komünizm ile tanıştı ve sağlam bir Lenin hayranı oldu. Hiçbir zaman tamamıyla komunizme bağımlı bir yoldaş olmasa da, Sovyetler Birliği'ni ziyaret ettiği vakitlerde, Sol Muhalefet yanlısı politikacı ve yazar olan Victor Serge'nin yanında kaldı. Sovyetler'de bulunduğu sıralarda, Josef Stalin'in önemli bir politik şahsiyet olarak yükselişine tanıklık etti ve Sovyet tipi komünizmden soğumaya başladı. Bundan sonra, öncesinde sahip olduğu ve milliyetçiliği ağır basan fikirleri değişmeye ve yerini daha evrensel ideolojilere bırakmaya başladı. 1945'te, Yunanistan'da komünist olmayan küçük bir sol partinin başkanı oldu ve Yunan hükümetinde bakan olarak görev aldı. 1 sene sonra ise bu görevinden istifa etti. 1946'da, Yunan Yazarlar Topluluğu tarafından Angelos Sikelianos ile birlikte Nobel Edebiyat Ödülü için kurula tavsiye edildi. 1957 yılında, bu ödülü 1 oy farkı ile Albert Camus'ya kaptırdı. Camus ödülü aldıktan sonra, Kazancakis'in bu ödülü kendisinden yüzlerce kez daha fazla hakettiğini söylemiştir. 1956 yılında Viyana'da Uluslararası Barış Ödülü'nü aldı. 1957'nin sonlarına doğru, lösemi hastalığına yakalanmış olmasına rağmen Çin ve Japonya'ya son bir gezi turuna çıktı. Dönüş yolunda ise iyice hastalanan Kazancakis, Almanya'nın Freiburg kentinde vefat etti. Ortodoks kilisesi mezarlıkta defnedilmesine izin vermediğinden, Kandiye'yi çevreleyen Venedik surlarının kale burçlarından birinin altına gömüldü. Girit'te bulunan havaalanlarından birine ismi verilmiştir.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.