1944 ilkbaharında (Büyük Doğu)yu, ilk defa olarak Vekiller Heyeti karariyle kapadılar. Biraz evvel de, Güzel San'atlar Akademisi Yüksek Mimarlık şubesindeki hocalığımdan, Hasan Âli Yücel'in emriyle atılmıştım. Sebep, henüz rengini tam belli etmek imkânını bile bulamayan (Büyük Doğu)nun, bir iki hadîs meali neşretmiş olması... Şöyle, en pest perdeden de, birazcık; birazcık Allah ve ahlâktan bahsetmiş olmak... Kısa bir müddet evvel de, zamanın Başvekili (Saraçoğlu Şükrü) tarafından, tamim halinde, her gün bir fıkra yazdığım gazeteye çifte aylı bir emir gelmişti: «— Allah ve ahlâktan bahsetmek yasaktır!» (Büyük Doğu)da çıkan hadîs meali şöyleydi: «— Allah'a itaat etmeyene itaat edilmez.» O zaman Ankara'da gördüğüm Hasan Âli, bana ne demiş olsa beğenirsiniz: «— Bu hadîsi neşretmek, bize itaat edilmez demektir.» İnkâr eden, zaten itaat diye bir şey tanımıyacağına göre, bir taraftan Allah'ı kabul eder gibi olup bir taraftan itaat etmediğini söylercesine bu garip küfür ifadesi, idrakimi dondurmuştu.
Sayfa 223 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu
Geçmiş Müslüman kadınların kocalarına "Efendi" veya "Bey" diye hitap etmeleri, vahyi ciddiye alan bir toplumda kadının erkeğin kavvamlığına gösterdiği saygı ve hürmettir. (Hz. Yusuf ve Züleyha hadisesinde aniden kapı açılır ve içeriye Kur'an'ın ifadesiyle kadının seyyidi (Efendisi/Beyi) girer. Geçmiş Müslümanlar bunu, Kur'an'ın Müslüman kadının kocasına hitap şeklini öğreten bir tavsiye olarak görmüşlerdir.) 30-40 sene önce, kadınlarının kocalarına isimleri ile "HASAANNN" diye hitap etmesi mümkün değildi. Bugün hanımefendiler kendilerini zorlasalar da kocalarına böyle hitap edemezler. Çünkü TV'lerden bize örnek olarak sunulan Amerikan Protestan ailelerinde böyle bir hürmet mantığı yoktur. TV'lerde gördüğümüz, seyrettiğimiz, bilinçaltımıza kaydettiğimiz rol model kadınlar; aile içinde kocalarına karşı güçlü, asi, buyurgan, yöneten, kontrol eden, kocasına "HASANNNN" diyen kadınlardır. Bizde etkileniyor ve onları taklit ediyoruz. Ama o rol model kadın, iş yerine gidince değişiyor: Patronlarına karşı son derece saygılı, hürmetkâr, itaatkâr, sadık, emre amade ve Patronu "Hasan Bey'e", "Buyrun efendim!" diye hitap eden bir kadın oluveriyor. Evde kocasına itaat etmeyi zül kabul eden “rol model” ekrandaki kadınlar, patronundan emir almaktan hiç gocunmuyorlar. Patronunu "BEY" kabul edip, itaate ve saygı göstermeye yönlendirilen kadınlar, kocasına karşı mücadeleye ve seviyesiz bir ilişkiye yönlendiriliyorlar. Aileye nasıl bir ateş saldıkları umurlarında değil.
Reklam
Diğer bir ihtimal de (kulluk etme anlamının) “Hamd yalnızca Allah’a aittir.” âyetinde2 bu-lunmasıdır. Çünkü bunun nihâi anlamı, “Hamd Allah’a aittir deyin.” de-mektir. Bir şeyi zorunlu olarak emretmek, emredilenin zıddını yasaklamayı gerektirir. Va‘d ve va‘îd anlamı ise Allah’ın “…nimet verdiklerinin (yoluna) yoksa kızdıklarının değil.”3 sözünde
Sayfa 66 - TYEK Başkanlığı
Bütün insanlar gibi o da, seçimler yapma zorunluluğu tarafından kuşatılmış olarak doğmuş ama bir makineye dönüşme pahasına da olsa, iradesinden vazgeçme cesaretini gösterip o kuşatmayı yarıp çıkmıştı. Çıktığı yer, sorumluluğun dışıydı! Kendininki yerine başkalarının akıllarına güvenerek, zihnini hayatla kirletmemiş ve daima emirlere uyduğu için,
“Biz hakikat ve şeriat sultanının hizmetindeydik. Gazneli Sultan Mahmud çağındaki Şeyh Ebu’l Hasan Harakanî’nin, o büyük zaten günlerine erişemedik.” dediler ve şeyhin hikâyesini şöyle anlattılar: Sultan Mahmud uyanık ve haksever bir padişahtı. Bir gün niyaz yolu ile şeyhin huzuruna, onu ziyarete geldi. Ama Şeyh ona fazla iltifat etmedi. Sultan şöyle dedi: “Kuran’da ‘Allah’a, Peygamber’e, sizden emir veren ulularınıza itaat edin.” (Nisa Suresi, 59) yolundaki öğütler, Allah fermanı değil midir? Şeyh cevap verdi: “Ey İslâm padişahı! Bize ilk önce bu ayette ferman buyrulan, “Allah’a itaat edin!” hitabı o kadar zevk ve hayranlık verdi ki, henüz Resul âlemi var mıdır yok mudur anlayamadık. Üçüncü mertebeye nereden geçelim?” Sultan Mahmud bu sözleri işitince ağladı; elleri titreyerek şeyhin elini tuttu ve öptü.
Sayfa 173Kitabı okudu
1 - Tüm Şefaat sadece Allah'a aittir. Şefaat ya Resullulah, ya Ali, ya Geylani, ya Gavs vs. yok. 2 - Mehdinin geleceği yok... 3 - Kabir hayatı, kabir azabı yok... 4 - Miraç yok. 5 - Kadercilik yok... 6 - Recm cezası yok. 7 - Hac ayları 4 aydır, dileyen 2 günde dileyen daha fazla günde işini bitirir ve döner. 10 günlük hac süresi yok. 8 - Hac’da
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.