Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

EMİRCAN YILDIRIM

EMİRCAN YILDIRIM
@emircanyildirim
Sporcu, öğrenci, yazar
Öğrenci
Van, 2008
3 okur puanı
Nisan 2023 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Geceye İzdüşüm
Gökyüzü siyah bir kâğıt gibi, Yıldızlar, geceye yazılmış birer not. Ay, sessiz bir şairin kalem izi, Gözlerinle okunmuş bir gizem sözü. Rüyalar, zamanın kapılarını aralar, Renklerin dans ettiği fantastik bir dünya. Gönlüm, bir labirent gibi karmaşık, Aşkın pusulasıyla yol alır burada. Kuşlar, özgürlüğün melodi notaları, Rüzgar, onların kanatlarında çalar. Şehir, bir masalın kaybolmuş sayfaları, Sokaklarında gezip, kaybolan izleri arar. Gözlerin, bir zaman tünelinde yolculuk, Bir düşün içinde kaybolmuş bir an. Düşlerin resimleriyle süslenmiş, Sıradışı bir masalın başkahramanıdır insan. Emircan Yıldırım
Reklam
Gözlerinin sessizliği yankılanır içimde, Ayak seslerim yavaşlar, geçmişe bakarım. Sessizlikte yükselir nefretin feryadı, Gözyaşlarıyla yandıkça, düşlerim paramparça. Emircan Yıldırım
Sabır acıdır, fakat meyvesi tatlıdır. ~ARİSTOTALES

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İzler ve Umudun Sesi
Sessiz bir sokakta kaybolurken adımlarım, Gözlerimdeki bu hüzün, yüreğimdeki fırtına. Anılar dolaşır etrafımda, eski zamanlar, Yitip giden ne varsa ardında bıraktığı hüzünle. Gökyüzü gri, bulutlar ağlar mı ağlamaz mı, Bilinmez belki de ruhumdaki fırtınalarla aynı. Yağmur damlaları ruhuma dokunurken, Sessizce içimdeki bu hüzün dökülür dışarıya. Belki de her yağmur bir temizlik, bir başlangıçtır, Hüzün ise geçmişin anısı, yarının umudu. Gözlerimdeki bu yağmurlu hüzün belki de, Yeni bir günün habercisi, umudun çağrısıdır. Belki de hüzün, yaşanmışlıkların dili, Geçmişin izleri, unutulmuş anılar. Gönlümdeki bu hüzün belki de, Yeni bir başlangıcın habercisidir. Umutla bakarım yarına, içimdeki hüzünle, Belki yarın, bugünden daha aydınlık olur.
Kendi kalemim den "BİR SEN GEREK"
Reklam
Bulutların Dili
Bir yağmurlu günün sessizliği var içimde, Damlalarla süzülen hüzün dolu bir melodi. Rüyalarımı yıkayan yağmurlar gibi, Gözlerimde iz bırakan geçmişin yankısı. Yalnızlığın rengi soluk, puslu camlarda, Dışarıdaki dünya sessizce akıp giderken. Bir yaprak gibi savrulan duygularım, Rüzgarın izinde kaybolur, dağılır gider. Bir masal gibi başlayan hayatın hikayesi, Zamanla solan sayfalar gibi eskiyor. Yarım kalmış cümleler, eksik kalmış duygular, Bir özlem, bir hasret, bir de hüzün bırakan. Gökyüzü gri, bulutlar ağlar mı ağlamaz mı, Belki de ruhumdaki bulutlarla aynı ritimde. Yağmur damlaları yüreğime dokunurken, Sessizce içimdeki bu hüzün dökülür dışarıya. Belki de her yağmur bir temizlik, bir başlangıçtır, Hüzün ise geçmişin anısı, yarının umudu. Gözlerimdeki bu yağmurlu hüzün belki de, Yeni bir günün habercisi, umudun çağrısıdır. -Emircan Yıldırım -
Ömrümün Melodisi
Tabiatın sükuneti içinde, Sessizce ağlayan bir nehir gibiyim. Rüzgarın şarkısında kaybolmuş, Bir yaprak gibi savrulup duruyorum. Gökyüzü mavi, umut dolu, Bulutlar dans ediyor yükseklerde. Gözlerimde yansıyan bir dünya,
Dara-Düş
ben çoğaldım araya riya girdi gözümü kırptım aldılar gözümü benden sonra şehrin dikenlerini raptiyeledim yırtık elbiselerime ben çoğaldım araya üryan girdi ne çok dalaştım yüreğimle ağlayarak ne çok sordum beni terk et beni böl korktum korkum arama girdi çok ayıp ettim yüzüm gerildi sen geldin o geldi ben gelmedim yine terkim yine başıma bela yine çölüm çizmemdeki kum kadar yine saldım ilklerimi pazara bir ilkten bir ilke geçmekti ilkem yasamı boğdular biri nardı biri nur nar yakarken nur beni çıplak sardı deh omzuma bir darbeyle vuran yâr beni bilsem kendin dara düşerdin şehre bir adam girer duvarları yıkarak ......................... Müştehir Karakaya
Müştehir Karakaya
Müştehir Karakaya
"Sağlığında nice ehli hünerin bir tutam tuz koymazlar aşına öldürüp evvel onu açlıktan sonra türbe dikerler BAŞINA." ~FERİT KAM ~