Hayalimde yine belirsizlikten ibaret bir buhar tabakası oluşuyordu. Ötesinde berisinde siyah ama çok siyah karanlık bulutların uçuşmakta olduğu geniş, sonsuz bir sıkıntı ve felaket havası içinde bulunuyorum sandım.
Kaç defa şu gurup manzaralarını seyrettiğim zaman ağladım. Bilmezsin, bunların bana nasıl dokunduğunu anlayamazsın. Sevda felaketi insanı başka türlü tecellilere eriştiriyor. Kalbi pek ince duygulanışlara alıştırıyor...
İnsanın bir derdi olduğunda sanki dermanını, çaresini bulacakmış gibi kime rastlarsa anlatmak ister. Anlatacak insan bulmadığı takdirde de kendi kendine yahut taşlara, duvarlara anlatmaya mecbur olur.