Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Erhan Yaylalı

Erhan Yaylalı
@erhanyaylali1
itü bilgisayar mühendisliği
Öğrenci
Üniversite
İstanbul
İzmir
122 okur puanı
Kasım 2019 tarihinde katıldı
1008 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
58 günde okudu
Oathbringer
OathbringerBrandon Sanderson
9.1/10 · 206 okunma
Reklam
Gerçekleri düz, hatta acımasız bir şekilde anlatacağım. Neler yaptığımı ve bu hareketlerin bana neye mal olduğunu bilmeniz gerekiyor. -Oathbringer
"Neyse, Desen," dedi Shallan. "Sen bu gece bizim şaperonumuz olacaksın." "Şaperon nedir?" dedi Desen bir uğultuyla. "Bu birlikte oldukları zaman iki genç kişiyi izleyen birisi demek, uygunsuz bir şeyler yapmayacaklarından emin olmak için." "Uygunsuz mu?" dedi Desen bir uğuldamayla. "Mesela... sıfıra bölmek gibi mi?" "Ne?" dedi Shallan, omzunu silken Adolin'e doğru bir baktı. "Bak, sadece gözünü üzerimizde tut. Bir şey olmayacak."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Ayrıca onlardan birisine dönüşmüşsün," dedi Lirin. "Göz rengim hiçbir şeyi değiştirmez." "Gözünün renginden bahsetmiyordum oğlum. Bir insan açıkgöz mü değil mi, umurumda olmaz." Elini uzattı, Kaladin de parmağı temizlemesi için ona bir kumaş verdi, sonra küçük bir kink tahtası hazırlamaya koyuldu. "Senin dönüştüğün şey bir katil," diye devam etti Lirin. "Sorunları yumruk ve kılıçla çözüyorsun."
"Karımı hiç hatırlayamıyorum." dedi Dalinar. "Onun yüzünü tanımıyorum. Resimleri benim gözüme bulanık lekeler gibi görünüyor. Adı söylendiği zaman sanki birisi çekip alıyormuş gibi kaybediyorum. Onunla ilk tanıştığımız zaman birbirimize neler söylediğimizi hatırlamıyorum, ilk geldiği gece onu o ziyafette gördüğümü bile hatırlamıyorum. Hepsi bir bulanıklık. Karımın etrafında olan olayların bazılarını hatırliyorum ama asıl ayrıntıların hiçbirisi yok. Hepsi sadece... boşluk." "İnsanlar ne zaman onun adi geçse bana bir göz atıyorlar," diye devam etti Dalinar. "Ve bana bu acıyan bakışları atıyorlar. Benim bu katı yüz ifadesiyle durduğumu görüyor ve metanet gösterdiğimi varsayıyorlar. Gizli bir acımın olduğu çıkarımını yapıyorlar ama ben sadece onlara ayak uydurmaya çalışıyorum. Beyninin yarısını algılamayi reddettiği bir konuşmayı takip etmek kolay değil." "Navani, belki zamanla onu gerçekten sevmişimdir. Hatırlamıyorum. Tek bir mahremiyet anı, tek bir kavga, bana söylediği bir tane kelime bile yok. O geride hafızamı lekeleyen bir enkaz bırakarak gitti. Nasıl öldüğünü hatırlamıyorum. İşte beni asıl rahatsız eden bu, çünkü o günün hatırlamam gerekeni kısımları olduğunu biliyorum"
Reklam
Dalinar gülümsedi ve biraz önce onu mükemmel gördüğü için kendini aptal gibi hissetti. Navani Kholin kusursuz, çekingen biri değildi; huysuz fırtına gibi bir kadındı, dediği dedikti, yamaçtan yuvarlanan kayalar kadar inatçıydı ve aptalca olduğunu düşündüğü şeylere karşı olan sabrı da gün geçtikçe azalıyordu. Dalinar onu en çok bunun için seviyordu. Sırlarıyla gurur duyan bir toplumun için de açık ve samimi olduğu için. Gençliklerinden beri tabuları ve kalpleri kırardı. Bazı zamanlarda, onun da Dalinar'ın sevgisine karşılık veriyor olması fikri bile görülerinden birisi kadar gerçeküstüymüş gibi görünürdü.
Erhan Yaylalı
Bir kitabı okumayı düşünüyor
Göğün Ateşleri
Göğün AteşleriRobert Jordan
9.2/10 · 679 okunma
Bu dünyada yoksul insanın hep ezilen, aşağılanan, kurban edilen insan olduğunu biliyordum
Hâlâ hatırlıyorum: sen uyuduğunda, senin nefesini duyduğumda, bedenini hissettiğimde ve kendimi sana onca yakın bulduğumda, mutluluktan karanlıkta ağladım.
Ama bir tabutun üstündeki çiçeklerin ne anlamı olabilir ki? Beni teselli edecekler ve birtakım sözcükler söyleyecekler, sözcükler, sözcükler; fakat ne yardımı dokunabilir ki sözcüklerin bana? Biliyorum, ondan sonra yine yalnız olacağım. Ve insanların arasında yalnız olmaktan daha korkunç bir şey yoktur.
Reklam
Benim için her şey, ancak seninle ilintili olduğu ölçüde vardı, hayatımdakilerin hepsi ancak seninle bağıntılı olduğu ölçüde anlamlıydı.
Kelimelerim seni korkutmasın; ölmüş olan biri artık hiçbir şey istemez, sevilmeyi de, kendisine acınmasını da, teselli edilmeyi de istemez.
«Korkan insanlar çok tehlikeli olabilirler, Hanım Efendi. Onların mantıklıca davranmaları beklenemez.»
Abel, barış nasıl kabul ettirilir, diye düşünüyordu. Herhalde mantıkla değil. Eğitimle de olmaz bu. Bir insan barışa ve savaşa bakar ve her şeye karşın İkincisini seçerse onu nasıl ikna edebilirsin? Savaşı yine savaştan başka ne en etkili bir biçimde kötüleyebilir? Hangi ustaca diyalektik yanmış bir tek gemi ve içindeki korkunç yük kadar güçlü olabilir?
68 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig
8/10 · 223,7bin okunma
1.111 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.