"Her şeyi zaman varken yapmak gerek.
Geciktirilmiş sözler, askıya alınmış hayaller,
ertelenmiş itiraflar, gerçekleştirilmeyen buluşmalar;
bir gün hepsi size pişmanlık olarak geri dönmeden önce,
henüz vakit varken.."
Murathan Mungan
Her şeyi zaman varken yapmak gerek. Geciktirilmiş sözler, askıya alınmış hayaller, ertelenmiş itiraflar, gerçekleştirilmeyen buluşmalar; bir gün hepsi size pişmanlık olarak geri dönmeden önce, henüz vakit varken..
"Her şeyi zaman varken yapmak gerek; geciktirilmiş sözler, askıya alınmış hayaller, ertelenmiş itiraflar, gerçekleştirilmeyen buluşmalar, bir gün hepsi size pişmanlık olarak geri dönmeden önce, henüz vakit varken..."
"Her şeyi zaman varken yapmak gerek; geciktirilmiş sözler, askıya alınmış hayaller, ertelenmiş itiraflar, gerçekleştirilmeyen buluşmalar; bir gün hepsi size pişmanlık olarak geri dönmeden önce, henüz vakit varken..."
“Her şeyi zaman varken yapmak gerek. Geciktirilmiş sözler, askıya alınmış hayaller, ertelenmiş itiraflar; bir gün hepsi pişmanlık olarak geri dönmeden önce, henüz vakit varken.” diyor Murathan Mungan. Her şeyin vardır belki ama yeryüzünde, gecikmişliğin ilacı yoktur.
Her şeyi zaman varken yapmak gerek.
Geciktirilmiş sözler, askıya alınmış hayaller, ertelenmiş itiraflar; bir gün hepsi pişmanlık olarak geri dönmeden önce,
henüz vakit varken.”
Murathan Mungan
Her şeyi zaman varken yapmak gerek. Geciktirilmiş sözler, askıya alınmış hayaller, ertelenmiş itiraflar, gerçekleştirilmeyen buluşmalar; bir gün hepsi size pişmanlık olarak geri dönmeden önce, henüz vakit varken.
ـا
Her şeyi zaman varken yapmak gerek.
Geciktirilmiş sözler,
askıya alınmış hayaller,
ertelenmiş itiraflar,
gerçekleştirilmeyen buluşmalar....
Bir gün hepsi size pişmanlık olarak geri dönmeden önce,
henüz vakit varken.
Murathan Mungan
“Her şeyi zaman varken yapmak gerek. Geciktirilmiş sözler, askıya alınmış hayaller, ertelenmiş itiraflar; bir gün hepsi pişmanlık olarak geri dönmeden önce, henüz vakit varken.”
Murathan Mungan
“Her şeyi zaman varken yapmak gerek. Geciktirilmiş sözler, askıya alınmış hayaller, ertelenmiş itiraflar; bir gün hepsi pişmanlık olarak geri dönmeden önce, henüz vakit varken.”