Uzun zamandır rafta duruyordu, aldığımda birkaç sayfa okuyup saçma bulmuş ve okumayı bırakmıştım. Bir şans daha verdim ve bitirdim. İlk sayfalarda baş karakterimizin başından geçen olaylar bazı okurlara, bana da ilk zamanlar geldiği gibi saçma gelmiş. Şimdi düşününce evet absürt tarafı olsa da aslında hayatın içinden çok önemli bir anlatım yapılmış. Güzelliği yüzünden babası dahil önüne çıkan her erkekten aynı muameleyi gören Josephine, acılarla geçen hayatını geçirdiği kaza sonucu kaldırıldığı hastanede değiştiriyor. Son sayfaların içimi sızlatacağını bildiğim için bu sabaha bıraktım ve bunları yazmadan hemen önce bitirdim kitabı. Josephe’ın saçlarının dibi sızlıyordu kötü olaylar yaşadığında. Son sayfaları okurken benim de sızladı saçlarımın dibi. Ama kötü bittiği, beni üzdüğü için değil, Josephe’ın mücadelesi başarıyla sonuçlandığı için… Kitap hala bazılarınıza saçma ve absürt gelebilir ama yazarımızın da dediği ve benim de alıntıladığım gibi “Birileriyle konuşurken ön yargılarınızı bir yana itin, her şeye yeniden başlayın ve öyle yaşayın.” Zira bir konuşmadan, bir kişiden veya bir olaydan çıkardığınız ilk tahmin, hiç de tahmin ettiğiniz gibi olmayabilir.” Bitirdiğinizde eğer kitabı sevmiş olursanız, olaylara farklı bir bakış açısından bakmaya başlayacak ve her anınızın, hayatınızdaki her “iyi” insanın kıymetini bileceksiniz.
Saklambaç oynuyorsanız yıldızların arkasına saklanın. Çünkü kimse oraya bakmayı akıl edemez.