Bir zamanlar Beylerbeyi'nden bir gayret
Otobüs vapur tramvay ile
Üsküdar Eminönü Sultanahmet
Hutbede Emrullah Hatipoğlu
Caminin sol cenahında Mustafa Kutlu
Biraz daha yan tarafta İsmet Özel
Ben sessizce başım önümde
Yoldan yolculuktan şiirden sonra
Hoca efendi hutbe irat etmektedir.
Biz o zamanlar daha cevval daha epik
Baktığımızdan olsa gerek şehrin kalbini
Kalbimize nakşederek konuşur
Minarelerin gölgesinde bir nefes
Gökyüzüne doğru bir nida bırakır
Zincirler kırılsın diye haykırır
Öyle çıkardık yola
Uzun bilirdik hasret gelir bulursa bizi
Mahcup olmamak için biraz ümit
Çokça sabır biriktirir çıkardık sabaha
Durduk yere olmazdı elbet
Olmak şuuruna vardığında
Mutlak gelir bizi bulur derdik
Böylece uzun yolculuklardan sonra
Ancak tanıyabilirdik birbirimizi
Sözlerin geceme yürür uyku düşse gözüme/ben biraz dalgın, ben hoyrat biraz/Karakoç'a bağlarım Neşet'in tellerini/akşamdan kalma yüreğim ahraz/gecikirim randevuma böyle her sabah/kusurlu güzellik diyor bana/seni sevmek kadar uykusuz dünya
1/ [Bakabiliyorsan, gör. Görebiliyorsan, fark et. ]
2/ ...tabii eğer yaşadığımız bu akıl hastahanesinde beden temizliğinden söz etmenin bir anlamı varsa, ruh temizliğineyse hiçbirimizin ulaşamayacağı biliniyor.