Eser, Toltek bilgeliği üzerine kısa açıklamalar içeriyor. Doğayla uyumlu ve huzurlu bir hayat için dikkat edilmesi gereken dört ana kuralı açıklıyor.
Spoiler! :
Bu kurallar kısaca,
1. Kullandığın sözcükleri özenle seç
2. Hiçbir şeyi kişisel algılama
3. Varsayımda bulunma
4. Daima yapabildiğinin en iyisini yap
Peki mutluluk yolunu seçen bir kişinin bu dört kurala uygun yaşaması halinde huzuru yakalayacağından emin olabilir miyiz? Bence olamayız. Toplumumuzda birçok insan sırf görüşünü, inancı, konuşması, giyinişi vb. sebeplerle en yakınlarından gördüğü yargılar ve yaftalarla savaşırken iyileşmeye çalışan bu kişinin sözcüklerini özenle seçmesi ne derece etkili olur? Veya bu kişinin bizzat kendisine yapılan salt kötülüğü kişisel algılamayıp varsayımlarda bulunmadan yoluna devam etmesini beklemek ne derece sağlıklıdır?
Kısaca, teoride bu ana prensiplere uygun yaşayan bir toplumun huzurlu, sevgi dolu ve mutlu olması kaçınılmaz. Ancak bu coğrafyada karşısındakine bu bilinçle yaklaşacak ve çocuklarını bu bilinçle yetiştirecek kişilerin sayısının ne yazık ki fazla olmadığının farkındayım.
Sonuç olarak 122 sayfalık bu kısa eserin okunmasını, sözün yanlış kullanımı ve sözün gücüne ilişkin örneklerin dikkatle irdelenmesini tavsiye ederim. Belki bizler de farkına varmadan birçok kişinin hayatını etkileyen sözler söylüyoruzdur.
Söylediğimiz sözlerin kalplerde yara bırakmaması dileklerimle, keyifli okumalar.