Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zülâl

Zülâl
@esmazulal
Öğrenci
8 okur puanı
Aralık 2020 tarihinde katıldı
384 syf.
·
Puan vermedi
Sonsuza Dek, Ayrı
Sonsuza Dek, AyrıTaylor Jenkins Reid
6.9/10 · 217 okunma
Reklam
Inej gitmek için döndü. Kaz elini yakalayıp korkuluğun üstünde tuttu. Ona bakmadı. “Gitme,” dedi kulak tırmalayıcı sesiyle. “Ketterdam’da kal. Benimle kal.”
Sayfa 492

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Inej o kadar dikkatli dinliyordu ki Fıçı’nın serserisi ve Ketterdam’ın en ölümcül çocuğu olan Kaz Brekker’in, namı diğet Kirlieller’in, tam olarak ne zaman bayılacağını biliyordu.
Sayfa 320
“Wanden olstrum end kendesorum.” Bir Fjerda deyişinin ilk kısmıydı: Su, işitir ve anlar. Kulağa oldukça kibar geliyordu ama Matthias, Nina’nın deyişin geri kalanıyla aşina olduğunu biliyordu. “İsen ne bejstrum,” diye tamamladı Nina. Su, işitir ve anlar. Buz affetmez.
Sayfa 297
Reklam
“Jer molle pe oonet. Enel mörd je nej afva trohem verret.” Ben seni korumak için varım. Buna ancak ölüm engel olabilir.
Sayfa 278 - Drüskellelerin Fjerda için ettiği yemin
“Sadece bir mahkûm, Helvar,” dedi Kaz. “Ve bir köprü,” diye ekledi Wylan. “Ve arada havaya uçurmak zorunda kalacaklarımız,” diye ilave etti Jesper. “Hepiniz kesin sesinizi,” diye gürledi Matthias. Jesper omuz silkti. “Fjerdalılar işte.” “Bundan hiç hoşlanmadım,” dedi Nina. Kaz kaşını kaldırdı. “Eh, hiç değilse Helvar’la uzlaştığınız bir şey buldunuz.”
Sayfa 263
“Kaz bir sürü kişiyi öldürmüş. Rotty, sana konteynerlerde saldıran Siyah Uçlar’ın peşinden gittiğini görmüş. Kendi ifadesi sanırım şöyleydi: ‘Bir ambarı kırmızıya boyamaya yetecek kadar kan vardı.’” Inej gözlerini kapadı. “Çok fazla ölüm.” Ölüm, Fıçı’da her yerdeydi ama daha önce ona hiç bu kadar yaklaşmamıştı. “Senin için korkuyordu.” “Kaz hiçbir şeyden korkmaz.” “Seni bana getirdiğinde yüzünü görmeliydin.” “Onun için çok değerli bir yatırımım.”
Sayfa 223
“Rüyalarında ne oluyordu?” diye sordu. Cevabı hem duymak istiyor hem de korkuyordu. “Korkunç şeyler. En kötü türde işkenceler. Beni yavaş yavaş boğuyordun. Kalbimi göğsümden yakarak çıkarıyordun. Beni kör ediyordun.” “Bir canavarmışım.” “Bir canavar, bir bakire, bir buz perisi. Beni öpüyor, kulağıma masallar fısıldıyordun. Ben uyurken bana şarkı söylüyor, beni tutuyordun. Gülüşün beni uyandırıyordu.” “Gülüşümden hep nefret ederdin.” “Gülüşünü severdim, Nina. Ve vahşi savaşçı yüreğini. Seni de sevebilirdim.”
Sayfa 209
Artık rütbeli bir katilsiniz, tebrikler. Bu düşünce Nina’ya karşındakinin kim olduğunu anımsattı. Vücudunu dikleştirdi, çenesini kaldırdı. “Hje marden, Matthias?” diye sordu. “Sakın,” dedi. “Kerchçe konuşmamı mı yeğliyorsun?” “ dilimi senin ağzından duymak istemiyorum.” Matthias’ın gözleri Nina’nın dudaklarına kaydı. Nina kızardığını hissetti. İntikam alırmışçasına bir hazla Fjerdaca, “ Ama dilinizi konuşmam hep hoşuna giderdi. Saf bulduğunu söylerdin,” dedi. Doğruydu. Matthias, onun aksanını sevmişti; bir prensesin konuşması, Küçük Saray’daki öğretmenleri sağ olsun.
Sayfa 207
Reklam
Mavi gözleri nefretle dolu Fjerdali hareketsiz kaldı. “Af belgesi nerede?” diye gürledi Helvar. “Cebine koyduğunu gördüm.” Kaz yanı başına çömeldi. Katlanmış belgeyi daha az önce boş görünen bir cebinden çıkardı. “Bu mu?” Fjerdalı işe yaramaz kollarıyla çırpındı. Sonra Kaz belgeyi ortadan kaybederken bir hayvan gibi homurdandı. Belge Kaz’ın parmaklarının arasında tekrar ortaya çıktı. Bir kez çevirip metni gösterdikten sonra elini üzerinde gezdirdi ve Helvar’a görünürde boş kağıdı gösterdi. “Demjin,” diye mırıldandı Helvar. Kaz, Fjerdaca konuşamıyordu ama o kelimeyi biliyordu. İblis. İblis değildi halbuki. Bu numarayı Doğu Çıtası’ndaki iskambil üçkağıtçılarından ve kumarbazlardan öğrenmiş, ilk haftalığıyla aldığı çamurlu bir aynanın karşısında saatlerce çalışmıştı.
Sayfa 163
Kaz arkasına yaslandı, "Bir adamın cüzdanını çalmanın en kolay yolu nedir?" "Boğazına bıçak dayamak?" diye sordu Inej. "Sırtına silah dayamak?" dedi Jesper. "İçkisine zehir katmak?" diye önerdi Nina. "Hepiniz iğrençsiniz," dedi Matthias.
Sayfa 155
Hain, cadı, lanetli yaratık. Tüm bu kelimeler aklına hücum etti ama başka sözcükler de geldi: güzel, çekici. Röed fetla, demişti Matthias ona; küçük. kırmızı kuş. Grisha Sınıfı'nın renginden esinlenmişti. Sevdiği renkten.
Sayfa 131 - Matthias *-*
Tepelerindeki taşa üç sözcük kazınmıştı: Enjent, Voorhent, Almhent. Sanayi, dürüstlük, refah.
Sayfa 30
190 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.