Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
Bana hediye edildi ve kütüphanemde yerini aldı.
Ben almadım. Yaklaşık 1 sene okuyamadım, bazen hesapta olmayan durumlarla karşılaşabiliyor insan. Ben de o tarz şeylerle karşılaştım sanırım. Yakın zamanda da okudum. Yani 2020 de, benim için 2020 nin bir başka felaketiydi diyebilirim.
Güzellik göreceli bir kavram. Sadece benim fikirlerim bunlar ve ben gerçekren beğenmedim.
1. Kitabı okumadım ama 2. Kitabın içeriğinden az çok kestirebiliyorum. Bu tür kitaplarda -ki tv de dizileri bolca var buna benzerleri- bambaşka bir yaşantıdan yani en dipten gelip en tepeye yerleşiyorsun ve birden travmalarını en tepedeki yaşantının olmayan geçmişinin geleceğinde büyümüş karakteriyle yaşıyorsun.
Burada mantık hatası var. Bir insan nasıl bir çevrede büyüdüyse o şekilde üzülür, uzun zaman o şekilde yaşar düşünür. Tabi bu bir kurgu, bir kitap. Sonu beni hiç şaşırtmadı ayrıca.
Genç bir kızın günlüğü tarzında birşeyler okumak isteyenlere gayet başarılı gelebilir. Aşırı aşk ama aşırı korumacılık, çokça iç ses, göz yaşı, kavuşamama hepsi var. Benim ilgimi çeken yıllarca Paşa' dan dinlediğim 'Sorma' parçasının söz ve müziğinin Minik Serçe' ye ait olduğunu öğrenmem oldu. Bunun dışında şaşırtıcı ve etkileyici bir olayla karşılaşmadım.
Yine tam anlamıyla muazzam bir eser..
Gün olur, ışığını kaybeder mum; erirsin
Gün olur, bir mezara mektuplar gönderirsin
Sıcak bir rüzgâr eser ötelerden; yanar dil
O hayal alemi yok, o aşiyan, o sebil
Gün olur, bir ses gelir ufuktan “eyvah!” diye
Anlamazsın bu feryat kimindir, bu ah niye.
.
.
#kutup_yildizi
Aşk ve arkadaşlık arasında sıkışmış olan kutup yıldızı’nın masalı kaldığı yerden devam ediyor…
Yeni hayatlarında her geçen gün birbirinden daha da uzaklaşan Nisa ve Senem’i zor günler beklemektedir. Kalpleri ise bambaşka umutlar için çarpıyordur.
Demir’in aniden İstanbul’dan dönmesiyle her geçen gün kalbi ve mantığı arasında kalan Nisa için hayat bu kez daha da zorlu bir sınav haline gelir. Kamp ateşinin çevresinde alevlenen hislerini dizginleyemediği gibi ansızın yaşadığı farklı bir olayla yeniden kalbine kilit vurmayı tercih eder. Kendi duygularıyla sınanırken bir de Senem’in varlığı işleri daha da karıştıracaktır.
Peki, aşk tüm bunların neresinde yer alacak?
Nisa’nın kalbine vurduğu kilit bir gün açılacak mı?
Ya Kükreyen Kedi Yavrusu…
Elini gökyüzüne uzatıp kayan yıldızını yakalayabilecek mi?
"Vazgeçmenin asıl cesaret olduğunu öğrendiğimde çok küçüktüm."
432 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Açıkçası birinci kitaptaki çoğu şeyin açığa çıktığı ama aynı zamanda da yeni yeni daha bir çok olayın meydana geldiği bir kitap. Birinci kitapta kızdığım ve ara ara nefret ettiğim karakterlerde bu kitapta da yanılmadığımı anladım. Konusu evet bir tık klasiğe dönmeye başlasa da sürükleyici olduğu için elimden bırakamıyorum.
Kutup yıldızı 2, 1.sine göre daha heyecanlı aksiyonlu merak dolu bir kitaptı. Nisa ile Demirin gizli kapaklı yaşadıkları bazı olaylardan dolayı bi türlü araya gelemeyişinden bahsediyor.
Söyle Bana Hindiba - Gün Olur Devran Döner
Gün olur, ışığını kaybeder mum; erirsin
Gün olur, bir mezara mektuplar gönderirsin
Sıcak bir rüzgâr eser ötelerden; yanar dil
O hayal âlemi yok, o âşiyan, o sebîl
Gün olur, bir ses gelir ufuktan " eyvah ! " diye
Anlamazsın bu feryat kimindir, bu ah niye
Fotoğraflara bakıp ıslanırsın her gece
Kar taneleri düşer ruhuna ince ince
Sonra buzdan bir rüya kuşatır her yanını
Gün olur, yolculuğa hazırlarsın canını
Devran döner, keşkeler kuyusuna düşersin
Devran döner, okuyup bir kitabı, şaşarsın
İçinde hissedersin ayrılığın közünü
Yüzümden çıkarırsın yüzünün her izini
Kalbine yalnızlığın kuşu konar ve ölür
Nerde bir gölge varsa gözlerine gömülür
Nice batmış gemiler haykırır sularında
Heyhat hiçbir şey kalma ne dünden ne yarından
Devran döner, taşlardan haberini alırlar
Devran döner, başını bir duvarda bulurlar
Gerçekten Nisa'nın nasıl bu kadar kör ve aptal olduğunu anlayamıyorum. Kitap boyunca tek hissettiğim şey öfke oldu. Bu ikinci kitap ve biz iki kitaptır. Nisa ve Demir aşkını okumak yerine. Nisa'nın aman Seneme bir şey olmasın aman o üzülmesin aman ben Demir'e kapılmayayım saçmalıklarını okuduk ve üstüne bir de Oğuzla bir türlü araya koyamadığı o set var. Cidden "Yeterrrr!" Diye bağırmak istedim artık. Kitabın sonunaysa hiç şaşırmadım. Zaten benim burada sinir olup kızdığım karakter kesinlikle Senem değil. Asıl aptal olan Nisa. Üçüncü kitapta aynı şeylerin devam etmemesi dileğiyle okumaya başlayacağım.
Serinin Devamı Olmamış.
Uzun zamandır elimde bulunan hatta bir ara yatım bıraktığım kitap ile geldim bugün de.
İlk kitabının kurgusu iyi olsa da bu kitapta karakterler klişeleşmişti. Her karakter salaktı. Nisa özellikle... Sanıyım en zeki karakter Mustafa’ydı.
Karakterler dışında kitap gayet iyiydi. Akıcıydı, yazım ve noktalama hatası yoktu. Dış kapak tasarımını beğensem de iç kapak tasarımı benim pek hoşuma gitmedi.
Üçüncü kitabı alır mıyım? Alırım ama en büyük dileğim karakterlerin biraz daha zekileşmesi ileri de.
#okudumbitti#
Mehtap Fırat'ın Kutup Yıldızı serisinin ikinci kitabına başladım. Bu kitapta hikaye Demir'in ağzından anlatılıyor. Demir okulun voleybol takımında oynuyor.
Evden çıktığında ise komşunun evinin önünden geçerken tesadüfen Nisa'yı görüyor. Nisa ama onu görmüyor. Tek fark kaldıkları eve iki evlatlık kızın daha gelmesi. Kızlar ise Demir'i fark ediyor. Demir'le Nisa'nın birbirine aşık olması, ama Nisa'nın kardeşi için bu aşktan vazgeçmesi beni duygulandırdı.
Demir Nisa'ya bir söz verdi ve sözünü de tuttu. Mustafa'nın Demir hakkında söylediği laf ve Demir'le Senem'in yaşadığı birliktelik sahnesini okurken şok oldum.
Senemi de yaptığı plan yüzünden sevemedim. Kimi zaman hüzün kimi zaman da mutlu olduğum bir hikayeydi. Puanım 10.