“Bir süredir, bu ülkede okuyan, bağımsız düşünebilen insanların sayısını azaltmaya, gittikçe yok etmeye yönelik bir kültür politikası güdülmektedir. Toplumu, yalnızca boğazını düşünen bir koyun sürüsüne dönüştürme amacıyla izlenen bu politikanın yöntemlerinden biri de, kitap düşmanlığı ve okuma korkusu yaratmak.”
• Çok sarsıcı, üzerine düşünülmesi gereken bir kitap okudum Pınar Kür’den. Sistem eleştirisinin doğru bir şekilde yapılabildiğinde ne kadar tehlikeli olacağını anlamışlar ki 1988 yılında kitap hakkında toplatılma ve imha edilme kararı alınmış. Ne komik! Bazı şeylerin üstünü örterek gerçeklerin gizleneceğini düşünmek ne beyhude bir çaba!
Şüphesiz ki gerçeklerin eninde sonunda gün yüzüne çıkmak gibi bir gücü
vardır.
Yazar ilk iki bölümü bilinçakışı tekniğiyle yazmış ve oldukça başarılı. Herkesin üzerinden gelebileceği bir teknik değil. Seveni de sevmeyeni de var ama zor bir teknik olduğu yadsınamaz. Son bölüm ise karakter ağzından anlatılmış ve oldukça şeffaf, duygusal. Burada kalbimi bıraktım. İnsan bazen bir taşın kenarına oturup hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyor.
Melek ve diğer tüm kadınların anısına..
Buradayız, güçlüyüz, var olacağız…
Asılacak KadınPınar Kür · Can Yayınları · 20184,721 okunma
İnsan böyle bir şey.
Nerede hangi yaşta olursa olsun kabuğunu kırıp içine baksan içi cılk yara.
Yarasız, dertsiz, sırsız insan yok da, işte kimisi üstünü iyi örtüyor. Ben de örttüm.
“Git koçum bir daha görmeyeyim seni bu dükkanın önünde” desem, nasıl rahatlardım kim bilir?
Ama kendimi kovamıyorum. Kendimin içinden çıkıp gidemiyorum.Bedenim ruhumun betonu gibi çık içinden çıkabilirsen…