Eğer bir efendi, oğlu için bir gelin alır ve oğlu da onunla cinsel ilişkiye girerse, fakat sonra kendisi gelinin koynuna girer ve bu şekilde yakalanırsa, bu efendi bağlanır ve nehre atılır.
Eğer bir efendi, oğluna bir gelin alır ve oğlu onunla cinsel ilişkiye girmezse, fakat bizzat kendisi gelinin koynuna girerse, gelinine bir gümüş minanın yarısını öder ve o, gönlünün istediği erkekle evlenebilsin diye, babasının evinden getirdiği ne varsa hepsini tazmin eder. (Hammurabi Kanunlarından)
Kim bilir hangi saçma sebepten (belki de 2000lerde Nobel alanlardan olduğundan) mesafeli yaklaştığım yazarın bu ince kitabını -sırf inceliğinden ötürü- aldıktan kısa süre sonra (kitaplığıma giren kitapların okunana kadar ortalama bekleme süresini alt üst edecek kadar kısa) okudum, yazar ve öyküsü hakkında ilk gözlem ve düşüncelerim şu