Her üçü de sevdalarını unutana dek sevmişlerdir. Oysa ben unutmak istemem. Seni unutup da seraplari,suretleri, türküleri sevmek istemem. Ben seni sevmek isterim. Olduğun gibi seni.
Hepsinden de ulu olsa sevdam,Ferhat kadar güçlü değilim, dağları delemem senin için, gürzüm yumruğunda değil, yüreğimdedir. Ve de yüreğim kendi dağını delmektedir. Mecnun kadar engin değilim. Çölleri,serapları sığdıramam yüreğimin ıssızına. Diyar diyar dolaşıp seni aramak istemem. Benim gurbetim ve diyarlarım yüreğimdedir. Kerem kadar abdal değilim, seni türkülerde arayıp bulmak istemem. Lal dilimi yetiremem türkülere, benim türkülerim yüreğimde uğuldar.
Her yürek ses veren bir uçurumdur zaten. Belki kendi yüreğine dayanır kulağın. Duyarsan eğer, sahiden duyarsan, bundan sonra daha iyi olursun. Kendi hayatına ermiş olursun. Lakin herkes kendi uçurumunu yüreğinde taşır kızım.
Dikiş tutmayan ilişkilere müptela olanlar bilirler,her giden kalın bir kireç tabakası bırakır kalpte. Gözyaşı öyle gözden aşağı akınca kireç yapmaz,gömleğin yeni ile siler,iki üç kere sümüklerini çekersin.O kolay olanı. Fakat gözden içe doğru akınca çok pis oluyor,çaydanlık gibi bembeyaz oluyor insanın içi...Sen daha çocukluğunun tozunu atamamışken,bir de kireç bağlıyorsun,ne fena. O tortudan İlla kurtulman lazım;yapamazsan tadı tuzu olmuyor gönlünde demlediğin yeni aşkların. Keder sökücü cümleler kurup içine bas geceden kalbini.'Geçti' diyebilirsin,'benim için güzel bir deneyimdi,ayrılıklar da bir tecrübe,dilerim mutlu olur' diyebilirsin. Bir Atilla İlhan alabilirsin araya; 'çünkü ayrılık da sevdaya dahil'...De bunları.Temizle kalbini. Yılmadan,bıçağın ucuyla falan, canını acıta acıta da olsa da uğraştığında ta içine çöreklenmiş o tortuyu kaldırabilirsin. Yoksa dediğim gibi aşk, kalpte demlenir; içini temizlemezsen içemezsin...
Ama işte sevgili gönülde meftun olunca bırakıp gidemiyorsun be Hakkı Amca, söküp atamıyorsun, kalbin de, kabrin de nakli mümkün ama aşkın nakli olmuyor.
Aşkla şiddet bazen aynı şeydir. O yüzden ikisi de çok tehlikeli. Kimi neden sevdiğimizi bilmediğimiz gibi kimi neden öldürmek istediğimizi de bilemeyiz.