Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

fatmnur

Hem onurlu bir birey, hem de saygıdeğer bir vatandaş olmak, at üstünde giderken sakız çiğnemek kadar zorlaşmıştır. Ver elini şizofreni!
Reklam
Zaten tarih dediğin, uzun bir gece boyunca görülen düşlerin, düşlenen görüntülerin akıp gitmesi değil midir?
Gece, bedeninden soyulmuş, boşalmış bir iç gömleğiydi. Herkesindi.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Seninle konuşmak, gergin bir ipte yürümeye benziyor artık
Son bir kere öpüşelim, taksi birazdan gelir. İnan senin için de böylesi daha iyi: bir daha araşmayacağız. -Bana neyin daha iyi geldiğini bu kadar güvenle kestirebiliyorsan gözlerin niye yaşardı? Kovma zarafetinin bir parçası mı bu? İsteğine uyup seni aramadım. Ölüm haberini bir dostumdan aldım telefonda. Bana haber verilmesini istemişsin, sevdiğin birkaç kişiye daha. Dizlerim çözüldü. Nedense önce öbür sevdiklerini aramam gerektiğini düşündüğümden ağlamaya ara verdim. Uzun sürecek yasın eşiğinde sana telefon etmek geldi içimden: Sen o şeyi çözebilmiş miydin?
Reklam
Sevilmemeyi rahatça kaldırabiliyorsun da sevilmek zor geliyor sana, sen de bunu anlamıyorsun.
Beni kendime ördüğüm kozanın dışına çıkarmaya çalışıyordun, farkındaydım. Ben de sana en sevdiğin yazarların -Tezer Özlü ile Sevim Burak'ın dünyalarına kapanmamanı, diyelim Memduh Şevket'i de okumanı öneriyordum, farkındaydın. Senin çabanın işe yaradığı kuşkusuz da benimkinden o kadar emin değilim. Belki bazı kişilikler, kozadan çıkmak istemiyorlardır; o, ölüm kozası bile olsa. İşte o gece, Kurt Adam Londra'da filmini izlerken gözlerimin dolması bu yüzdendi. Kimin hakkı vardı kişiyi kozasından çıkartmaya?
Ne de olsa ikimiz de iki-üç paragrafla geçiştirilemeyecek kadar zorlu bir çaba gösterdik aramızdaki "şey"i anlamak için.
hiç değilse her zaman seni bekleyen mektupların olduğunu bilmen için yine de yazardım.
Sen acı çekiyorsan benim de acı çektiğimi, ağlıyorsan benim de gözlerimin yaşlı olduğunu, sen parmaklıklar ardına kapatılmış, insanlarda nefret uyandırmışsan benim de sen gelinceye kadar acılardan yaptığım eve kendimi kapatacağımı, döndüğünde seni İyileştirmek için insanların sana yasakladığı her şeyin yüzlercesini biriktireceğimi sana haber vermez miydim sanıyorsun?
Reklam
Ama seninle tanışmakta ya çok geç kalmıştım ya da fazlaca erkendi, bilemiyorum
Ama benim hatam, senden ayrılmamak değil, fazlasıyla ayrılmaktı
Sevgi, en uzak yıldızda yazılı olanları bile okuyabilir
Yalnızlık için şükürler olsun! Şimdi tek başımayım. Şu pek de iyi tanımadığım kişi gitti; trene yetişmek, taksiye binmek, bir yere ya da tanımadığım birine gitmek için. Bana bakan o yüz gitti. Baskı kalktı. İşte boş kahve fincanları. Şurada çevrilmiş iskemleler var, ama kimse oturmuyor. Boş masalar var, ama bu akşam artık kimse onlarda yemek yemeye gelmiyor. Şimdi zafer şarkımı söyleyeyim. Yalnızlık için Tanrı'ya şükürler olsun. Beni yalnız bırakın. Bu varoluş peçesini, gece ve gündüz, gece boyunca ve gündüz boyunca en küçük bir solukla değişen bu bulutu savurup atayım. Burada oturduğum süre boyunca değişmekteydim. Göğün değiştiğini izledim. Bulutların yıldızları örttüğünü, sonra özgür bıraktığını, ardından yine örttüğünü gördüm. Şimdi artık değişmelerine bakmıyorum. Şimdi kimse beni görmüyor, ben de değişmiyorum artık. Göz baskısından, bedenin isteklerinden, yalanlar ve cümleler için duyulan tüm gereksinimlerden kurtaran yalnızlık için Tanrı'ya şükürler olsun.
Yine de bazen titrek bir yıldız görünür açık gökyüzünde, dünyanın güzel olduğunu düşündürür bana.
98 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.