Öğk
1970'lerde Kaliforniya'da gerçekleşen ciddi kuraklık ve su kıtlığı döneminde, su tasarrufu için başlatılan iletişim kampanyası mottolarından biri "When it is yellow, leave it mellow; if it's brown flush it down" idi. Yani "Sarıysa bırak yumuşasın, kahverengiyse sifonu çek gitsin!"
Sayfa 186 - Sabri Ülker Vakfı Yayınları
He wishes he could anesthetize himself and live without feeling anything. Act automatically, observe, breathe, and nothing more. See everything, understand, and not talk. But the memories are there, they remain with him.
Reklam
Miss Barrett onu aynanın önüne götürür, ona neden havladığını, titrediğini sorardı. Şu karşıdaki küçük, kahverengi köpek kendisi değil miydi? Ama ‘kendisi’ nedir? Herkesin gördüğü şey midir? Yoksa olduğunuz şey mi?
"The human being is the cause of all evil in this world. We are our own virus. ... We are the worst kind of vermin, destroying our planet, starving our fellow man.”
Flush yaz sona ermeden köpekler arasında eşitlik olmadığını öğrenmiş bulunuyordu; kimi köpekler soylu köpekti, kimileri soysuz. Peki, kendisi hangisiydi? Flush eve varır varmaz aynada kendini dikkatle inceledi. Tanrıya şükür, doğuştan soylu, iyi aileden bir köpekti! Başı düzdü; gözleri iri, fakat patlak değildi; ayakları perdeliydi; Wimpole Sokağı’nın en cins kokeriyle boy ölçüşebilirdi. Su içtiği mor kaseye hoşnutlukla baktı -mevkiin ayrıcalıklarıdır bu gibi şeyler; sonra zinciri tasmasına geçirsinler diye uysal uysal başını eğdi -bunlar da mevkiin ceremeleri. Tam o sırada onu aynaya bakarken gören Miss Barrett yanlış bir çıkarsamada bulundu. O bir filozof, diye düşündü, görüntüyle gerçek arasındaki fark üzerine kafa yoruyor. Oysa tam tersine, Flush fermanlarına göz gezdiren bir aristokrattı o sırada.
I turned the page and read...I am sorry to break off so abruptly. Are there no men present? Do you promise me that behind that red curtain over there the figure of Sir Charles Biron is not concealed? We are all women you assure me? Then I may tell you that the very next words I read were these-'Chloe liked Olivia...' Do not start. Do not blush. Let us admit in the privacy of our own society that these things sometimes happen. Sometimes women do like women.
Reklam
1.000 öğeden 341 ile 350 arasındakiler gösteriliyor.