Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Lin

Lin
@fundalina
27 okur puanı
Mayıs 2015 tarihinde katıldı
Her gün bir kez bu kitabın başına geçtim. Her gün bir kez dışarı çıktım kırık bir bulutla yürüdüm, her gün bir insana bakıp, yüzümü yere eğdim. Her gün bir gazeteye boş gözlerle baktım. Her gün birileri konuştu, onları dinliyor gibi yaptım. Her gün bir kez "neredeyim" diye sordum kendime... Her gün bir kuzey kışı indi içime. Her gün
Reklam
"Aşk" Tanrı'nın gazabıdır... "Tek'liği" arzulayan yüreklere konan ateştir. Hem varlığa hem yokluğa düşmenin adıdır... Yok olup ötekinde erime ile var olup onun dünyası olmak isteme arasında şaşkına dönmedir. Aşk bu yüzden şaşırmaktır. "Aşk" Tanrı'nın gazabıdır... Katılaşmış yürekleri yakan ama yıkmayandır... Yakarak yumuşatandır... Aşk öğretendir... Merhameti öğreten Acizliğini gören her kalp merhamet etmeyi öğrenir Merhamet etsin diye... f.d. mandalinanindunyasi.wordpress.com
Kendi yaranı iyileştirmezsen, herkesin bıçağı keskin kalır... Kendi yaranı iyileştirmezsen, güller dikene, çıbanlar koca yaraya döner... ve eğer kendi yaranı iyileştirmezsen, mutlaka kanar....

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sonra çay bize bir gerçeği daha öğretti; Bekleyen her şey soğur.. | Ahmet Rıfat |
"Mevcut sistemin en şeytani yönü, bireyi doğru kararları verirse başarılı olacağına dair gerçekçi olmayan bir düşünüşe inandırmasıdır. Zaten bir insana, onu yaşadığı sorunların nedeninin verdiği yanlış kararlar olduğuna inandırmaktan daha büyük çok az kötülük yapabilirsiniz. Bu denklemin özünde bireyi önce hür irade aracılığıyla tanrılaştırıp, sonra iradesinin yetersizliğiyle yüzleştirerek mekanikleştirmek vardır. Bu bağlamda bence insanoğlunun başına gelen en kötü şey, son yüzyılda hatalarının sonuçlarını sönümleyecek grup aidiyetinin yok olmasıdır. Grup aidiyetini yitiren insan, en fazla kendi kararlarının sonuçları kadar özgürdür, modern insan kendi iradesine hapsolunmuş durumdadır..." alıntı
Reklam
Beni başka yağmurlar yıkamıştı, seni başka, onu daha başka; Ortaklığımız hepimizin ıslanmış olduğuydu… Sen başka türlü inkar ettin ıslanmışlığını, ben başka türlü yok saydım Sen bir daha göğe bakmadın görmemek için yağmur damlalarını, Ben bir daha çıkmadım açık havalara Oysa ki üşüyorken, ben kendimi koruduğumu sandım Sen bir daha hiç göğü görmedin… Sen tuttuğun hiç bir elin gözlerine bakmadın gerçekten, ben hiç bir eli tutamadım sahiden… Oysa ki gerçekliğimiz ıslanmış olduğumuz ve kimsenin bunu bize söylemiyor olduğuydu… Mandalina'nın dünyası / F. D. mandalinanindunyasi.wordpress.com/2015/06/21/isla...
"Ekonomik liberalizmin hakim söylemi psikanalizin ilk dersini iyi aklında tutmuştur: Tatmin bütün insani yaşamın bencil amacıdır. Ama ilkinden ayrılmaz olan ikinci dersi unutmuştur: Her zevk, toplumsal grup bağını korumak için, ancak sınırlı ve tamamlanmamış olabilir." Serge Lesourd
İtaat ve İktidar İlişkisi İnsanların nasıl olup da itaat ettikleri, üstelik itaat etmekle kalmayıp boyun eğmeyi, hatta kulluk etmeyi arzularlar? Öyle bir yaşam sürüyorsunuz ki, hiçbir şeyin size ait olduğunu söyleyebilecek durumda değilsiniz. Şimdi mallarınıza, ailelerinize ve yaşamlarınıza yarım yamalak bile sahip olmak, size büyük bir mutluluk gibi görünüyor. Tüm bu zarar, bu kötülük bu yıkım size düşmanlardan gelmiyor.Hiç kuşkusuz düşmandan, yani öylesine yüceltimiz, uğruna cesaretle savaşa gidip, kendimizi ölüme atmaktan çekinmediğimiz kişiden geliyor. Size böylesine hakim olan kişinin iki eli, iki gözü ve bir bedeni var. Sizden tek farkı sizin ona sağladığınız üstünlük. Etiene de la Boetine
''Çocukluğumda pek bir şeyimiz yoktu. Ama etrafımızdaki kimsenin yoktu. O zamanlar mutlu olmak için bir şeylere sahip olmak gerekmiyordu , o yüzden mutluyduk. Bugün herkes mutsuz ; sahip olamadıkları şeyler yüzünden değil , başkalarının sahip olduklarına sahip olamadıkları için. Çocukluğumu düşündüğümde farkına vardığım en önemli şey bu.'' Slaven Bilic
Eşimizi Neye Göre Seçeriz? Tesadüf gibi görünen eş seçimleri gerçekte tesadüf müdür? Eş seçimi aslında tahmin edilenden daha karışık bir süreçtir. Aşık olma süreci tamamen tesadüfler üzerine kurulu gibi görünse de gerçekte olan aslında beynimizin alt katmanları yani en temel beden fonksiyonlarını yerine getiren kısmı, eşimizi ebeveynlerimizle
Reklam
"Travmaya çözüm üretmeden soykırım hakkında konuşmak acıları pornografikleştirir" Bülent Bilmez
Herkes anlatmak zorundadır,birşekilde doğru yada yanlış, haykırarak yada susarak, severek yada nefret ederek;bir şekilde anlatmak zorundadır.