Hüzün düşkünlerinden değilim; bu halden asla hoşlanmam; ona değer de vermem; ama çokları hüznü büyük bir değer sayarlar; onu olgun, erdemli, kafalı insanların bir özelliği sayarlar. Hüzün her zaman zararlı, anlamsız, küçük, pısırık bir duygudur.
"İki alışveriş (dostluk ve aşk), rastlantılara ve başkalarına bağlıdır; biri aramakla bulunmaz kolay kolay, öteki yaşla solar gider. Onun için hayatımı doldurup doyuramazdı onlar. Üçüncü alışveriş kitaplarla kurduğumuz ilişkidir ki daha sağlam ve daha çok bizimdir."
İnsanın elinde ne illet var ki, dokunduğunu değiştiriyor; kendiliğinden iyi güzel olan şeyleri bozuyor. İyi olmak arzusu bazen öyle azgın bir tutku oluyor ki iyi olalım derken kötü oluyoruz.
Hayat kendiliğinden ne iyi ne kötüdür. Ona iyiliği kötülüğü katan sizsiniz. Bir gün yaşadıysanız her şeyi görmüş sayılırsınız. Bir gün bütün günlerin eşidir.
Yaşadığımız her an hayattan eksilmiş, harcanmış bir andır. Ömrünüzün her günkü işi, ölüm evini kurmaktır. Hayatın içindeyken ölümün de içindesiniz; Çünkü hayattan çıkınca ölümden de çıkmış oluyorsunuz.