Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hitler’in geçmişte fotoğraf çektirmek konusunda da çok yadır­ganan bir davranışı olmuştu. 1920-1930 yılları arasında Hitler hiçbir gazeteciye fotoğraf çektirmemiş ve görüntüsünün basında yer almasına izin vermemişti. Almanya’da herkes onu konuşuyor­du, yazılarını okuyordu, nutuklarını dinliyordu, ama gazetelerin fotoğraflarını basması yasaktı. Amerikalı ünlü gazeteci William Shirer’ın ve yazar Ernest Hemingway’in dediklerine göre o yıl­larda Hitler’in bir fotoğrafını elde edebilmek için neredeyse bir servet ödemek gerekiyordu. Avrupa’da adından en çok söz edilen siyasetçinin tek karelik fotoğrafının çekilmesine bile Naziler Führer’in emriyle engel olabilmişlerdi.
Sayfa 27 - ALFA Yayınları | 18. Basım 2014Kitabı okuyacak
296 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Arkadaşlar benim düştüğüm hataya düşmeyin sakın bu kitap serisi olan bir kitap, bitirmeye yakın bende öğrendim:(( Gizem trafik kazası geçirip hafızasını kaybettikten sonra özel kliniği olan doktor Orhandan destek alır. Hafızası yerine gelsin diye.Bir kaç aylık tedavi sürecinden sonra Gizem hafızasına kavuşur. Gerçek isminin Esra olduğunu Ve başına gelenleri hatırlar . Anne-babası ayrı olduğu için anneannesinin yanında büyür. İzmir de tıp okumaktadır. Erkek arkadaşı Tarık Suriyede savaş muhabiridir.Suriye'de çatışmada yaralandığını Mardin'de hastanede olduğunu öğrenir. Ve apar topar Mardin'e gider. Tarıkla çocuk gibi ilgilenir çabuk iyileşmesi için. Tarık ,Esradan bir cip'in İstanbul'da bir gazeteciye vermesini söyler. Ve olaylar bundan sonra başlar. Bambaşka bir hayatı varken Esra'nın birden hayatı tehlikeye girer. Peşindeki kişilerinde kimler olduğunu bilemez. Kitap bana çok basit geldi. Okunması kolaydı. Ne polise Romanı nede aşk romanıydı. Hiç bir olayı bağdaştıramadım. Yeni okumaya başlayanlar için ideal bir kitap. Okuyacaklara şimdiden Keyfli okumalr ...
Kördüğüm
KördüğümAyşe Kulin · Everest Yayınları · 20176,8bin okunma
Reklam
Şimon Perez kendisine "Kur'an-ı Kerim sizin devletinizin yıkılacağını haber veriyor" diyen bir gazeteciye şu cevabı veriyor: "Kur'an'ın bahsettiği Müslümanlar gelsin, düşünürüz."
Yanan Ormanlarda Elli Gün
Gazeteciyim dedim.Halinizi hatırınızı sordum.Derdinizi çabasınız.Şu gazeteci de neymiş bir anlatın.Biri gazeteciliği anlattı.Ben bile böyle anlatamazdım.Valiye söylediklerimi zi gazeteciye anlatalım ki bizim halimiz neymiş dünya duysun
Sayfa 118 - YkyKitabı okudu
Ben; kendisine yaranmak için hiçbir gazeteciye, hiçbir devlet görevlisine dalkavukluk etmeye kalkışmadım.
Nobel fizik ödülünü (1979) alan ilk Müslüman bilim adamı olan Muhammed Abdüsselam yıllar önce bir toplantı için İstanbul'a gelmişti. Kendisine Türkiye'deki bilimsel çalışmaları nasıl bulduğunu soran bir gazeteciye hiçbir değerlendirme yapmadan hatırlayabildiğim kadarıyla şu cevabı vermişti: “Bir ülkede bilim alanında gelişme olması için o ülkede bilim ortamı oluşturulması gerekir”. Bugünkü yapısı ve işleyişiyle üniversitelerimizde ilim ortamı oluşturulabilmesi mümkün müdür? Evet, mümkündür diyemeyeceğim. Her şeyden önce böyle bir şeyin gerçekleşebilmesi için inşaat işlerinde mahir değil de akademik yetkinliğe sahip kimselerin idareci olarak görevlendirildikleri üniversitelerimizin sayılarını artırmamız gerekir. Akademik ortamın önemini kavrayabilmiş idareciler ancak üniversitelerimizin kalite sorununa çare arayabilirler. Başarıyı bina yapmaya, çokça fakülte ve bölüm açmaya, kontenjanları artırmaya indirgeyen idarecilerle bir yere varılması mümkün değildir.
Reklam
Troçki’ye, dünyaya nasıl bir açıklama yapmak istediğini soran bir gazeteciye Troçki şöyle cevap vermişti: “ Şu anda yapılabilecek tek açıklama; toplarımızın ağızlarında yapmakta olduğumuz açıklamadır!”
Sayfa 277 - Yordam kıtap Aralık 2017Kitabı okudu
330 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme
Arzu Kahraman cinayete maruz kalmış ve ölmüştür. Kimsenin ummadığı bir şey gerçekleşmiştir. Sebebi belirsiz bu cinayete kurban giden Arzu Kahramanın misafirlerinden olan Ahmet Arslan cinayet işlendiği sırada oradadır. Bu yüzden diğer konuklar gibi kendisi de şüpheliler arasındadır. Gazeteci bir kız olayı sorgulamak için köye gelir ve Ahmet Bey’
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2019105,5bin okunma
Yanan Ormanlarda Elli Gün
Abdülhalim gazeteciye kulübesini götürdü.Karısına Kürtçe bağırıyor,öteki mahalle sakinleri gülüyorlardı.Karı karı,sana bir misafir getirdim.İyi ağırlayacaksın.Yağsız bulgur çok hoşuna gider.Ot minderde bu gece yatsın da görsün gününü. Pireleri de koynuna verelim.Bir rahat eder ki…Aziz misafirimiz İstanbuldan. gelmiş.Görsüm mağaralarda nasıl ağırlanır.Bir de türkü meraklısı imiş. Sivrisinekler bu gece ona bir türkü söyler ki anasından doğduğuna pişman olur.Bir daha mağaralara ayak basmaz.Dediklerimi anlarsa kalbi kırılır.
Sayfa 58 - YkyKitabı okudu
Bir gazeteci ve yüz iki yaşındaki Adam
Günün birinde bir gazeteci röportaj yapmak için yüz iki yaşındaki adamın evine gider. Eve girdiğinde yaşlı adama ilk olarak bu kadar uzun yaşamasının sırrını ve bu yaşta böyle sıhhatli, dinç ve neşeli olmasını neye borçlu olduğunu sorar. Beklediği cevap, "Hiç sigara içmedim, kendimi yormadım, yoğurt yedim, ayran içtim, sabahları spor yaptım," türündendir. Fakat yaşlı adam gazeteciye şu cevabı verir: "Evlat, Allah'ın bana lütfettiği her gün, erkenden yatağımdan kalkar ve halime şükrederek pencerenin önüne giderim. Bir iki dakika dinlendikten sonra hava ister güneşli olsun ister yağmurlu, ister sıcak olsun ister soğuk. Kendime hep şunları söylerim: Bu, tam benim istediğim gibi muhteşem bir gün!" Diyeceğim o ki hava güneşli, sen perdeleri kapatmış buğday tanesi kadar yer kaplamayan dertlerle kendini boğuyorsun. Aç perdeyi, çık bir pencerenin önüne. Kuş seslerine kulak ver. Güneşi teninde hisset; ama o karanlık odada kalma. Kendine bu haksızlığı yapma. Hava yağmurlu olsa da perdeleri asla kapatma. Yine aç perdelerini, dans et yağmurla. Ve şunu da mutlaka kendi kendine tekrarla: "Sikâyet ettiğim hayatım, belki de başkasının hayali.. Ozür dilerim الله’ım
973 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.