Dostum geç kaldın Güneş ne gün doğacaksa Söylediler duymadın geç kaldın Otur ağla
Reklam
MUHAMMED FAZIL PAŞA'NIN ÇOCUKLUĞU VE AİLE EFRADI Kafkasya'da «Çoh» kasabasında, Avar soyundan Dağıstanlı Davut Lav (1) ismindeki zatın zevcesi Külsüm'ün, Meryem ve Habibet isimlerinde iki kızları vardı. («Lav»: cesur, sert mizaclı, atılgan olduklarından «Lav» lakabıyla anılmışlardır.) Yüksek bir tepede, kartal yuvasını andıran,
Fâzıl, fotoğrafta görüldüğü gibi giyinir ve her türlü silâhi takınırdı. Sekiz yaşında iken, bir gün, anne ve babasından habersiz evden çıkmış. Geç kalınca, anne ve babası merak içinde, ablaları telâş ve heyecanla beklerken eve gelir. «Nerede kaldın, Fâzıl?...» diye sordukları zaman: «Baba, dağda dolaşırken, kediye benzer, iri vahşi bir hayvan gördüm, üzerime doğru ilerliyordu; hücum edeceğini anlayınca vurdum, öldürdüm»> der. Babası hayretle : «Gel göster bakayım» diyerek evden beraber çıkarlar. Epey gittikten sonra, Fâzıl: «İşte baba, budur» diye vurduğu hayvanı gösterir. Bunun genç bir kaplan olduğunu gören baba, hayret ve heyecanını oğluna göstermek ve onu korkutmak istemez. -«Oğlum, bu, yırtıcı müthiş bir hayvandır, Allah seni korumuş diyerek eve dönerler. Baba, hanımına: «Gördün mü, oğlun ne yapmış? Öldürdüğü genç bir kaplandır» deyince, annesi «Aman Allahım» diye feryad eder ve derhal kendini toplar. Heyecanını gizlemeğe çalışarak: - «<Aman oğlum, sakın bir daha böyle şey yapma. Dağda her türlü vahşi hayvan vardır. Yalnız başına çıkıp böyle tehlikeli işlere teşebbüs etme» diyerek çocuğu okşayıp ihtar ederken, baba ve anne, gurur ve iftihar dolu gözlerle birbirlerine bakışırlar.İleride çocuklarının ne olacağını anlamışlardı. Fakat, ne yazık ki, ömürleri vefa etmedi. Fâzıl, çocuk yaşında iken evvelâ babasını, bir kaç sene sonra da annesini kaybetmişti.
AHHHH!
Seni görmek beni çok sevindirdi. Açık söylememi istersen, elimde olmayan bir sevinç kapladı benliğimi. Ne kadar da geç kaldın! Seni çok daha erken bekliyordum.
... Seni beklerken, Senden koparsam şayet Bunu ihanet sayma Unuttum sayma Bitirdim hiç sanma Geç kaldın say ...
Reklam
"Ya ben erken geldim, ya sen çok geç kaldın vuslata."
Tolstoy'a altmış yedi yaşında bisiklet sürmeyi öğreten, Kemal Sunal'a elli bir yaşında diploma aldıran hayatta, sahi sen bir şeylere geç mi kaldın?
Sayfa 27 - Indigo KitapKitabı okuyor
Günler gitgide kısalıyor, yağmurlar başlamak üzre. Kapım ardına kadar açık bekledi seni. Niye böyle geç kaldın ?
Erken kalan gördün mü? Benim bildiğim geç kalınır, ya da geç kalınmaz. Ama buradan bir şey çıkıyor. Tek adam geç de kalamaz. Demek sen bir yere, bir şeye, bir insana göre geç kaldın.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.