Mutlu olmayı bilmediğimiz için başkasının mutsuzluğundan medet umup, oradan kendimize bir mutluluk kırıntısı çıkarmaya uğraşıyoruz . Bu Pislik Ayhan'a özgü değil, genel bir kirlilik.
“Kitapçıl”ın bu köşesine “Nautilus” adını verdik. İstanbul’da yaşayan dostların bazılarına bu isim hayli zamandır Kadıköy’de bir AVM’yi çağrıştırıyor belki ama, benim için öyle değil. Jules Verne’in ünlü eserinde Kaptan Nemo ve mürettebatının okyanusların derinliklerinde dolaşan gemisiyle yaptığı gibi, ben de bu köşede kitaplar, yazarlar,
Daha ziyade asıl mesele bir koca, temiz bir adam, heyberiyle bu tür şeylerin üzerinde yer
alan biri olarak kendi öğüdünün dışında kalmandı; o za manlar bunu benim gözümde muhtemelen daha da şid detlendiren, bana evliliğin de edepsizce gelmesiydi ve bu yüzden evlilik hakkında genel olarak duyduğum şeyleri ebeveynime uygulamamın benim için olanaksız olmasıy dı. Böylelikle sen daha da arınıp, daha da yüceliyordun. Evlenmeden önce kendine de böyle bir öğütte bulunabi leceğin benim için bütünüyle düşünülemezdi. Yani dün yevi kirden sende neredeyse eser yoktu. Sanki bu benim karlerirnmiş gibi, açık yüreklilikle söylenmiş birkaç sözle beni hem de sen aşağıdaki bu kirin içine itiyordun. Şu halde dünya senden ve benden ibaretse -ki benim çok aklıma yatan bir düşünceydi bu- demek ki o zaman dün
yanın saflığı seninle sona eriyor ve senin öğüdün sayesin de benimle de kirlilik başlıyordu. Beni bu şekilde yargı laman aslında anlaşılır gibi değildi, bana bunu yalnızca eski suçum ve bana yönelttiğİn derin küçümserneo açık layabilirdi. Böylelikle özümün en derinlerine, üstelik çok
ağır biçimde yeniden dokunulmuştu.
Bu hastalıklı uygarlıkta, her şeyi içimize atıyoruz, bir çöp kutusuyuz aslında. Ruhsal çöp kutumuz döküntülerle dolunca, kirlilik oluşuyor. Zehirlenmeler yaşanıyor. İnsan kendi kendini hasta ediyor.
Nemesis (İntikam Tanrıçası) ; bilinmezliğin çekiciliğine, yeni gezegenlerin keşfine, farklı dünyalara, ışık hızı ve ışık ötesi yolculuk ile ilgili kuramlara, insan ırkının güç arayışına, fiziksel ve kültürel farklılıkların yaşama etkisine dair göndermeleri ve Asimov'un naif anlatımı ile okumaktan keyif aldığım bir kitap oldu. Ancak ikinci
İnsanlar çevrimiçi dünyada genellikle tuhaflaşıp edepsizleşirler. Ağ iletişiminin ilk zamanlarında herkesi şaşırtan bu acayip durumun dünyamız üzerinde derin etkileri oldu. Her çevrimiçi deneyim kirli olmamakla birlikte, bilindik bir kirlilik genel olarak tüm çevrimiçi deneyimi kuşatmış durumda.
Ömür geçti gitti, bir daha onu geri getiremezsin.
Nikolay bir gün hastalanır ve işini bırakmak zorunda kalır. Tüm varlığını hastalığı uğruna harcar. Daha sonrasında elinde bir şeyi kalmayınca ailesiyle birlikte köyü Jukova’ya gider.
Cehov'un ilk okuduğum eseri değildi. Genel olarak kalemini beğendiğim ve ne yazsa okurum dediğim bir yazar. Anlatmak istediklerini çok başarılı bir şekilde yazıyor. Bu kitapta da yoksulluk, açlık, hastalık, kirlilik, hırs ve kötü yaşam ile sosyal ve siyasi noktalarda bir çok şeyi anlatıyordu.
Kalemini sevdiğim bir yazar ve kitabını da severek okudum. Sonu dışında beğendiğim bir eser oldu. İçeriği, anlattığı şeyler güzeldi. Akıcı bir dili vardı. Yazarın okuduğum her kitabı gibi bunu da tavsiye ederim.
MujiklerAnton Çehov · Can Yayınları · 2021525 okunma
Doğru anlamda konuşacak olursak tabu sadece (o) kişi veya şeylerin kutsallık (veya kirlilik) özelliğini, (b) bu özellikten kaynaklanan yasağın türünü ve (e) yasağın ihlalinden kaynaklanan kutsallığı (veya kirliliği) içerir. Polenezce’de tabunun karşıtı “/zoa” ve buna bağlı formlardır ve ‘genel,’ ya da ‘ortak’ anlamına gelir...
Canım sıkkınken, hayatımda olan ve olmayan "caaaaanım insanlara" küsmüşken, karakteri itibariyle müthiş bir "anti-sosyal" canavar olan arthur reisi incelemek için vakit, doğru vakittir artık. :)
Prologla başlayalım yine: Sevgili arthurcuğumuz bir garip kişi. Bir toplum düşmanı. İçinde nefret biriktiren her kişi gibi onun da
Bu hastalıklı uygarlıkta, her şeyi içimize atıyoruz, bir çöp kutusuyuz aslında. Ruhsal çöp kutumuz döküntülerle dolunca, kirlilik oluşuyor. Zehirlenmeler yaşanıyor. İnsan kendi kendini hasta ediyor.