Pek çok filozof ve bilim insanının, evrimsel tarihin belirli bir anında, hayvan bedenlerine bağlı, zihinsel özelliklere sahip ruhların ortaya çıktığını kabul etmekteki isteksizliği, bana öyle geliyor ki, kısmen, böyle bir şey olduysa bile, bunun nasıl gerçekleştiğine dair bir açıklama bulamamalarından kaynaklanmaktadır. Ancak bir şeyin nasıl orada olduğunu açıklayamadığınız için onun orada olmadığını söylemek son derece mantıksızdır. Açık olan gerçeği kabul etmeliyiz; ve eğer bunu açıklayamıyorsak, alçakgönüllü olmalı ve alim-i mutlak olmadığımızı kabul etmeliyiz. Ancak, ruhların ve zihinsel yaşamlarının oluşumunun doğa bilimlerine özgü türden cansız bir açıklaması olamasa da, teistin bir açıklaması olduğunu öne sürmeye devam ediyorum.
Sayfa 95 - İz Yayıncılık - I. Baskı, 2023
İnsanın davranışlarına bakarak onun ahlaklı veya ahlaksız olduğunu söylemek bazen gerçeği yansıtmayabilir çünkü davranışlar ruhi durumla ilgili her zaman gerçek karakteri ifade etmeyebilirler. İç dünyadan kaynaklanmayan, dahili ve harici baskı, zaruret ve alışkanlıkların eseri olan davranışlar için karakter kavramını kullanmak doğru değildir.
Sayfa 42
Reklam
"Kendi uydurduğun bir yalanı söylemek, başka bir ağızdan işitilip tekrarlanmış bir gerçeği söylemekten hemen hemen daha iyidir... Birinci ihtimalde sen bir insansın. İkincisindeyse bir papağandan hiç farkın yoktur. Sen kimsin? İnsan mı?... Papağan mı?"
"Yani mahkemede gerçeği söylemek için yemin ettiğiniz halde gerçeği dile getirme özgürlüğünüz yoktu."
Bir başkasıyla aynı mekanı paylaşmasına rağmen konuşma yapan zorunluluğu hissetmediği gerçeği onu sevindiriyordu. Elbette söylemek istediğimiz bir şey olmasa bile konuşmak, karşımızdaki kişiye nezaket gösterdiğimiz anlamına da gelebilirdi. Ancak çoğu zaman başkalarını düşünmekten asıl asıl kendimizi düşünemez hale geliyorduk. Ondan bundan bahsederek kendimizi konuşmaya zorlarken birdenbire bomboş hissediyor, bir an önce bulunduğumuz yerden çıkıp gitme isteğiyle sarmalanıyorduk.
Yaşamı dans ettirecek kadar müziğimiz kalmamıştır içimizde, işte bu. Tüm gençlik daha şimdiden dünyanın öbür ucunda gerçeğin sessizliğinde ölüvermiştir. Peki dışarıda nereye gidilebilir ki, soruyorum size, içinizde yeterli miktarda çılgınlık kalmamışsa? Gerçek, bitmek bilmeyen bir can çekişmedir. Bu dünyanın gerçeği ölümdür. Seçim yapmak gerek, ya ölmek ya da yalan söylemek. Bense asla kendimi öldüremedim.
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.