İçine doğduğun koşulları sen seçmedin, ama şimdiki yaşamını sen kontrol edebilirsin. Geçmişine değil, geçmişinin bugününe etkilerine odaklanmalısın.
Her ilişkide bir sınır olmalı, sınırsız yakınlık insanın ruh sağlığı için iyi bir şey değildir. Hangi tür ilişki olursa olsun, karşı tarafa soluklanabileceği, kendisine zaman ayırabileceği bir arka bahçe oluşturması için müsaade etmek gerekir. Karşındaki insanın kendisine ait bir alanı olması, seni daha az sevdiği ya da önemsemediği anlamına gelmez; sadece insan olmanın gereğini yerine getiriyordur.
İnsanlar bitkiler gibidir, yakınlığın sınırlarını belirlerken, karşı tarafın da güneş alacak kadar mesafeye ihtiyacı olduğunu unutmamak gerek.
Okur Takip Önerileri
Giden gider, kalan kalır; sen ne yaparsan yap sonucu değiştiremezsin.
“Soğuk bir kış sabahı çok sayıda oklu kirpi, donmamak için birbirine bir hayli yaklaştı. Az sonra, oklarının farkına vardılar ve ayrıldılar. Üşüyünce, birbirlerine tekrar yaklaştılar. Oklar rahatsız edince yine uzaklaştılar. Soğuktan donmakla, batan okların acısı arasında gidip gelerek yaşadıkları ikilemi, aralarındaki uzaklık, her iki acıya da tahammül edebilecekleri bir noktaya ulaşıncaya kadar sürdü. İnsanları bir araya getiren, iç dünyalarının boşluk ve tekdüzeliğidir. Ters gelen özellikler ve tahammül edemedikleri hatalar onları birbirinden uzaklaştırır. Sonunda, bir arada var olabilecekleri, nezaket ve görgünün belirlediği ortak noktada buluşurlar.”
Sana verilen sevgi ve saygının daim olması senin kim olduğunla ilgilidir, yani kişiliğinle.
Hayat yolunda sen çabalarsın, bir şeyler değişir ya da değişmez. Sonucun ne olduğu, ne yapman gerektiği gerçeğini değiştirmez, her halükarda mücadele etmek zorundasındır. Hayat mücadele üzerine kurgulanmıştır.
Beyhan Budak
SENİN İÇİN BÜYÜK DÜNYA İÇİN KÜÇÜK ADIMLAR
Kendisine acımasız davranan insanlar, yaşadıkları olumsuzlukları büyütme, olumlu şeyleri ise görmezden gelme eğilimindedirler. Bu sebeple kişi kendi geçmişini gözden geçirdiğinde başarısızlıklar silsilesi görebilir. Kendi hayatın için güzel şeyler yaptığında, minicik de olsa bir başarın olduğunda bunları not etmelisin. Başardığın her şeyi kendine tekrar tekrar hatırlatarak, hayatının sadece olumsuzluklardan ibaret olmadığını fark edebilirsin.
Bazı insanlar güzel bir şey yaptığı zaman şöyle düşünebilir: “Bunda ne var ki herkes yapabilir.” Bu düşünceye alternatif olarak şöyle bir düşünce sunabiliriz kendimize: “Evet belki bazı insanlar bunu kolayca yapabilir, ama ben ilk defa yaptım. Dünya için küçük olabilir fakat benim için büyük bir adım.”
Hassas bir insansan bunu tamamen değiştirmek mümkün değildir. Bu yapı senin mizacındır. Ama sen hassassın diye dünyayı da öyle zannetme. Dünyayı ve insanları olduğu gibi kabul edersen, hassas bir insan olmana, insanların bir kısmının yüzeysel olmasına rağmen mutlu ve huzurlu olabilirsin.
Başkası için yaprak kıpırdatmayacak bir rüzgar, hassas bir insan için büyük bir fırtınaya neden olabilir.
“Cahile tevazu yapma, gerçek zanneder”
Pişmanlık hayatın gerçeği; nasıl yaşarsan yaşa, her zaman bazı konularda pişman olacaksın. Geçmişin bir kısmına takılıp, neden böyle oldu, diye suçlamaman gerek kendini. Geçmişi olduğu haliyle kabullenip bundan sonra ne olabileceğine bakmalı insan.
BAŞKALARINA SARILIYORSUN, YA KENDİNE?
Diğer insanlara sarıldığın zaman nasıl hissettiğini hatırlıyor musun? Birçok insan sevdiklerine sarıldığında kendini güven ve şefkat içerisinde hissediyor. Sarılmanın vücudumuzda böyle hissetmemizi sağlayan bazı hormonları salgılamasını artırdığı bilimsel olarak kanıtlanmış durumda. Başkalarına sarılmak tamam, ama hiç kendine sarılmayı denedin mi? Özellikle kendini başarısız, yalnız ve hüzünlü hissettiğin zamanlarda kendine sarılarak, başkalarına sarıldığında tattığın olumlu duyguları hissedebilirsin. Belki ilk bakışta saçma gelebilir, ama bedenin kendi kendine sarılmana aynen diğer insanlara sarıldığında verdiği tepkiyi veriyor.
Zor zamanlarda kendine sarılman, içindeki eleştirel sese alternatif olacak olumlu yönlerini hatırlamanı ve daha iyi hissetmeni sağlayabilir.
Bazı sabahlar yataktan kalkarsınız ve “Daha fazla dayanamayacağım,” diye düşünürken, aklınıza daha önce de böyle dediğiniz diğer sabahlar gelir ve içten içe gülersiniz.
C. Bukowski
Sen de sevilmek istiyorsun, bunu hak ediyorsun da… Ama sevilmek için feda ettiğin şey, senin en temel değerin olan benlik saygın olmamalı.