2.Dünya savaşını yaşamış George Orwell tarafından kaleme alınan eser masalsı bir anlatıma sahiptir ancak "bir peri masalı" olmaktan ziyade çarpıcı bir reel sosyalizm eleştirisidir. Orwell, sol görüşe sahip bir yazar olmakla beraber kitabında sol görüşü eleştirmekten çekinmemiş savunduğu "şeyin" Stalin Rusya'sı olmadığını bu eseriyle göstermiştir. Kitabın ana karakterleri hayvanlardır ve bu karakterler alegorik bir şekilde kullanılmıştır. İnsanların egemenliğinden bunalarak ayaklanan bir grup hayvanın kendi çiftliklerini kurmaları ve kendi kanunlarını uygulamalarıyla serüven başlar. Başta her şey yolundadır fakat sağlam bir temele oturtulmayan her türlü hareketin gerçek amacından er ya da geç sapacağı su götürmez bir gerçektir.
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020245,6bin okunma
Asılmak üzere olan bir adamı düşün. Asarsın ve ölür, her şey biter. Ama asılma öncesindeki bütün hazırlıkları izletirsen ve ilmek yüzünün önünde sallanırken cezasının bağışlanacağını bildirirsen ona ömrü boyunca azap çektirebilirsin.
Bununla beraber çocukken senin bana yönelttiğin her söz benim için Tanrı kelamı gibiydi, asla aklımdan çıkmadı hiçbiri, dünya hakkında ve her şeyden öte senin hakkında yargıya varırken benim için hep ölçüt vazifesi gördüler ve sen bu noktada tamamen başarısız oldun.
Şimdiye kadar, işaretleri bu dünyaya ait şeyler olarak görmüştü. Yemek yemek ya da uyumak gibi, aşk ya da iş aramaya çıkmak gibi. Ama bunun, kendisine yapması gerekeni göstermek için Tanrı'nın kullandığı bir dil olabileceğini hiç düşünmemişti.
Hayatımızın belli bir anında, yaşamımızın denetimini elimizden kaçırırız ve bunun sonucu olarak hayatımızın denetimi yazgının eline geçer. Dünyanın en büyük yalanı budur.
Her zaman aynı insanları görürsek onları yaşamımızın bir parçası saymaya başlarız. Yaşamımızın bir parçası saydıkça da onlar bizim yaşamımızı değiştirmeye kalkışırlar. Bizi görmek istedikleri gibi değilsek hoşnut olmazlar,canları sıkılır.
Sorun şu ki, her gün yeni bir yere gittiklerinin farkına varmıyorlar. Otlakların değiştiğini, mevsimlerin birbirine benzemediğini anlamıyorlar. Çünkü yiyecek ve sudan başka kaygıları yok.