Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

aleyna gümüş

Modern dünyanın kadını koyduğu nokta olan “erkek gibi kadın” iteminden kurtarıp “kadın gibi kadın” olabilmenin ne kadar değerli olduğunu menstruasyon döngüsü içinde anlatmaktadır.Kadın eril olmak zorunda değildir.Kadın kendi bedenini fark edip dişiliğini ön plana çıkarıp hayatına böyle devam edip mutlu olmalıdırı çok iyi bir biçimde nitelendirmiştir
Reklam
Günümüzde bir şikayet kültürü var. Halden şikayet çok yaygınlaşmaya başladı. Bana bu hepimizi içten içe kemiren bir hastalık gibi geliyor. Elimizi taşın altına koymak ve bir şeyi yapmak, inşa etmek yerine, halden şikayeti seçiyoruz.. Halden şikayet edince de bugünü ve mesuliyet hissini kıymetsizleştirmiş oluyoruz. Her şeyden şikayet ederek hiçbir şey yapmamaklığı tercih edip kul olarak, insan olarak mesuliyetimizi berheva ediyoruz.
Sayfa 121Kitabı okudu
Dünyada eksik bitmez.Eksiği gören egodur,”ben”dir.Gönül eksiği görmez çünkü gönlü Allah doyurur,egoyu da şeytan hep aç bırakır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnsan varlığı her şeyi somuta indirgemek ister. Halbuki Cenabı Allah somutlar âlemini yaratmış, o maddemize hitap ediyor. Esas olan gariptir, soyutlar âlemidir. İnsan varlığı aklıyla başlasa da gönlümle soyutlar âlemine intikal etmek üzere inşa edilmiştir. Sadece insan soyuta intikal eder. Somuta çekinmedikçe somut yeni ihtiyaçlar doğurur. Bu ihtiyaçta parayla zamanla alınacak metalardan müteşekkildir; en sonunda tüketim makinesi haline gelirsiniz.
Biz kendimize ait bir bilim, felsefe, estetik dili kurmak mecburiyetindeyiz. Farklıyız, farklı bir tarihi tecrübeden geliyoruz. Avrupa’nın yaşadığın esansı yaşamadık, yaşamamız da gerekmiyor orada başka bir resim var, onun temelinde de ön kabuller var, bizim bunun dışında bir düşünce dünyası kurmaya ve hayatımızı da o esaslar üzerinden tatbik etmeye ihtiyacımız var.
Reklam
Biz mağara metaforuyla gölgeleri görüyoruz yalnızca…
Yarabbi bana huzurlu zamanlar huzurlu mekanlar huzurlu bir iç dünya seninle iletişime geçebilecek bir dinginlik nasip eyle
Bizim insanımız o alışveriş merkezlerinde var olduğunu hissediyor, orada görünmek istiyor. Toplum her zaman teşvik, şevklendirme ister. Alışveriş merkezleri de bu teşviki yapıyor. Yeşil alanların, kamusal alanların da çocuklara, hanımlara, beylere dönük bir takım teşvikler getirmesi lazım ancak o şekilde bu eğilim dönüşür
İç dünyamızı kuralım, gönlümüzü genişletelim, deryadil olalım, yaşadığımız hayatı iç dünyamıza uygun yorum getirelim. Küçük pencereler açalım hayatımızdan. Ve zamanı biraz yavaşlatalım.
hüzün bir astar gibi sardı içimi,en çok da bu yüzden içi dışı bir insanlardan değilim
Reklam
batının size sunduğu imkanlar çok hoşunuza gider. Yaşamak için oraya gitmek istersiniz. Ama mühim olan şu müstağni kalabiliyor musunuz? Bu ciddi bir hesaplaşma. Batı sizin sinir uçlarını dokunuyor. O uçlar hassas. Ben de iyi bir arabaya bineyim diyorsunuz, ben şu elbiseyi alayım, ben de şu markayı giyeyim. Varlığınızı araba, marka, elbise üzerinden inşa ederseniz bitmiştir. Egonuzun, nefsi emarenizin ötesinde şeyler var;kalbiniz zihniniz değerleriniz.
Ev insanın kendi içidir. Eve dönmek, insanın kendisine dönmesi değil, kendini araması… Uzun bir yolculuğun güzel kılan da eve dönmektir. Zira ev yoksa yolculukta yoktur. Ne diyordu şair:”Eve dön, kalbine dön, şarkıya dön.”(İsmet Özel)
Sayfa 103Kitabı okudu
İnsan dünyanın renklerine değil,hilesine aldanırmış
Ağzımızdan çıkan söz,bir yara açıyorsa kelime sayılıyor
Memleket gırtlağına kadar derde gömülmüş.Mezar taşına sahip çıkamayan devlet,neyine sahip çıkabilir ki?
Allah’a inanan insanın özgür olduğuna inanıyorum. İnsanı ancak Allah özgür kılar.
Reklam
Müslümanlar ilkin İslam’ın zaman ve tarih sorumluluğunu yitirdiler, daha sonra da toplum borçlarına olan duyarlıkları zayıfladı. En sonunda da, günümüzde, ne yazık ki, şeytanın ve İslam düşmanlarının saldırıları her birimizin iç benliğine doğru sarkmaya başladı.
tarihin bütün yükü bu neslin omuzlarındadır. Bunu yüklenen var olacaktır. İslam’ın Müslümanlara çağrısı, bu ağır ama şanlı yükü omuzlamaya çağrıdır.
Müslüman, şuurlaş. Çileleş ve şuurlaş. hazreti Hüseyin’in sırf bir dünya günü görmek için şehit olmadığını bil ve şuurlaş. ‏ Din ve gerçek için ebedi bir modeldir sana O.
Tövbe edecek an şimdidir. Yarını olmayan dünyada tövbe, yarına ısmarlanmamalıdır.
“Tövbe,kulun beyanıdır.” “Tövbe, daha iyi kulluk yapamamaktan duyulan pişmanlıktır.”
Reklam
Hayatımızda neyin, nasıl, ne zaman ve ne şekilde olup bittiğine, olup biteceğine kolayca ad veriyoruz...
İnsanın ilme ihtiyacı, yeme ve içme gereksiniminden çok daha fazladır. Çünkü yeme ve içmeye günde bir ya da iki defa ihtiyaç duyulur. İlme ise alınan her nefeste ihtiyaç duyulur.
Üzgün ve muhtaçken dua ediyorsunuz sadece;neşenin doruklarında,bolluk bereket içindeyken de dua etmenizi isterim.
Bir milleti,alfabesiyle,diliyle,toprağıyla yirmi dokuza bölmenin faciasını ve dehşetini 29 ciltlik bir eserle bile anlatamayız
Sayfa 256Kitabı okudu
Zaman ne kadar değişirse değişsin,Allah Teâlâ lütf u keremiyle onu değişmekten,bozulmaktan korudu.