Yeşil hem de! Ben bu rengi taşırım her zaman can köşemde Yeşilde ne arar da bulamaz insanoğlu? Yeşil bu... Varlık dolu, gök dolu, umman dolu Bir ucu gözlerinde, bir ucu engindedir Meyve veren ağaçlar bu çini rengindedir Bu çini rengindedir bahar, deniz, kır, orman Bana Tanrım gözükür yeşil dediğim zaman. Toplanmış bütün bunlar yeşil çininde senin Gizli arzuları var bunda bütün ülkenin, Bunu ancak biz duyar, biz anlarız bu dilden... Faruk Nafiz Çamlıbel
Bir zamanlar üçkâğıtçılıkta bulurdum heyecanı Ve taş kaldırım da bir çift altın rengi topuğun ışıltısında Şimdi anlıyorum Sıcaklıkmış şairliğin ekmeği Ah, Tanrım , küçült o eski, yıldız yeniği gök battaniyesini Sarınayım ona, yatayım huzur içinde.
Sayfa 383Kitabı okudu
Reklam
Yer devinimsiz- gök kubbeleri, Tanrım, sımsıkı duruyor sayende, Ve sular ezmiyor bizi Boşanıp yere. Evrende güneşi tutuşturdun, Göğü ve yeri aydınlatsın diye, Kandil yağına doymuş keten Nasıl parlarsa lamba kristalinde. Tanrı'ya yakarın; güçlüdür o: Yönetir rüzgarı; kavurucu günde Göğe gönderir bulutları; Ağaç gölgesi verir yere. O merhametlidir: ışıklı Kuran'ı Açtı peygamberi Muhammed'e, Akalım bizler de aydınlığa doğru, Ve kalksın gözlerden perde.
Cennet'ten sürdüğün adam, Bendim o, bendim Tanrım. Yer ve gök denizden semaya aktığında Ben yine orada olacağım. Çünkü benim dünyam bu, muhteşem dünyam, Diyarı en güzel hazlarımın, Kendi aşk gecemin şafağından En parlak ışıltısına kadar Kutup akıntısının.
Sayfa 169Kitabı okudu
Yağmurlar dindiği zaman Geleceksin Ki karanlık ölümdür. Işığım söndüğü zaman Güleceksin Ki karanlık ölümdür. Karanlığımda dişlerin Parıldar ki
İnsan Yüreği
Bir akşam üstü ufukta gök kıpkızıl tutuşmuş, dünyayı yangın yerine çevirmişti. Usul usul esen rüzgarın serinliğine teslim etmişti yüreğini. Ona öyle geliyordu ki bu an zamanın son anıydı. Vakit tamam olmuş, herşey nihayete ermişti. Bir yağlıboya tabloya sonsuza kadar hapsolmuş anlardan bir an. Oysa güneş Dünya'nın ardına meyletmeye devam ediyor, gökyüzünde yanan ateş rengini kömür karasına bırakıyordu. Biraz sonra közün içinde ki kıvılcımlar gibi yanıp sönmeye başlayacaktı yıldızlar. Ve sonra Dünya anka kuşu gibi küllerinden yeniden doğacak, yeryüzü aydınlanacak zaman deveran edecekti. Tanrım diye düşündü, orada mısın? İzliyor musun bizleri? Halimize gülüyor musun yoksa ağlıyor musun? Kâinatı nizam ile inşa eden sen, insanın yüreğine nizam veremiyor musun? İnsanın yüreği kainattan amansız mı? Çekip çeviremiyor musun yüreklerimizi kendine. Tanrım, orada mısın, duyuyor musun sesimi? Esen rüzgar şiddetlendi ve soğudu, yüreği buz tuttu. Gökten bir yıldız kaydı, Bir dilek tuttu. Meczup 06.06.24
Reklam
403 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.