Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

360 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Spoiler içerir
"Tanrı, 'Tanrı öldü' diyen Nietzsche'yi haksız çıkarmak için ona yeniden can verir." Carlos Fuentes, ölümünden kısa bir süre önce 1 Mayıs 2012'de Buenos Aires kitap fuarında yazdığı 'Friedrich Balkonunda' isimli romanını açıklarken bu ifadeleri kullanır. Arka kapak yazısında geçen bahis, daha evvelden "Terra Nostra" ile kendisine hayran kalmış bulunduğum yazarın bu 'acayip' eserine gönlümü kaptırmama vesile olmuştur. Carlos Fuentes, dirilen Friedrich Nietzsche ile bir devrim arifesinde ülkeyi ve tüm devrimi baştan sona izleyebilecekleri evinin balkonunda sohbet halindedir. Tüm süreç boyunca devrimi, politikayı, politik ve dinsel ahlâkı, felsefeyi, sapkınlığı ve aşkın binbir hâlini, dinsel komedi ile uzantısı trajediyi, kahramanlığı ve devirdiği düzene dönüşen devrimin kaçınılmaz insan doğasına özgü çaresizliğini tartışırlar. Hayalî bir devrimin kritiğidir yaşanan. Savaş tüccarları zenginliklerini koruyabilsinler diye suni olarak yaratılan ulvi değerler ve yüksek idealler uğruna kukla yöneticiler tarafından savaşlara gönderilen askerler (ve hakarete uğramış cesetleri ve kopmuş bacakları ve parçalanmış uzuvları ve hiç gerçekleşememiş hayalleri ve sağ kalmış olanlar için kobay olarak kullanılacakları deliler hastanesi)... mevzu bahistir. Onlar, ya kendilerini leş gibi bir ölüme ya da daha iyimser bir tabirle? soylu kara talihlerine götürmek üzere havaalanlarında bekleyen uçaklara binmeyi reddederlerse? Sokaklara dökülürlerse? Yoksul halkla birleşirler ve başkanın kellesini mızrak ucunda sokak sokak gezdirmeye başlarlarsa? Devrimin tetikleyicisi Saul, Dante ve Aaron, Epikuros'un Bahçesinde (neden Sokrates'in değil) buluşup buluşup konuyu planlarlar ve iyi niyet adına şiddetin bağrında palazlanan yıkıcı kararlar alırlar. Devrim gerçekleştiğinde ise bir insan klasiğidir, güç istenci ve belki ego, fikir ayrılıkları ve nihayet yol ayrılıkları Epikuros'un bahçesini terk edilmiş boş bir arsaya çevirir. Çarmıha gerilmiş İsa'nın sürekli kanayan yaralarını elinde, göğsünde ve penisinde taşıyan ve devrimin lideri ve azizi görülen Saul... Kendisini şimdi alkışlayan halk kalabalığının üzerine düşen kara gölgeyi görür? Görür mü? Gerçekten böyle mi düşünmüştü ya da ben mi öyle düşünmüştüm. İleride bir haine dönüşmemek üzere çok yükseklerden halk yığının üzerine kuş misali atlar. Bu bir varsayımdır. İtekleyen ve hançerleyen gizemli bir el iş başındadır, bu hikayeyi herkes bilir. Kanatları açılmamıştır. Çünkü yoktur. Halk için ne büyük bir düş kırıklığıdır. Azizler hani uçardı ya? Kutsanmış ölüler her daim kalbimizde yaşar. Cenaze, ikiyüzlü ve şovanist ruhların eğlence merkezidir. İkinci adam Dante meclisin oybirliği ile devrimin diğer lideri Aaron tarafından kurşuna dizilir. Kurşunlar adaletin sorgulamayan emir erleridir. Halk adına terörizm. Devrim iktidarın sömürüsünü engellemiştir ama yerine ne koymuştur? Yasalar kalkmış, kuklalar el ve yer değiştirmiş, özgürleşen halk değil zulüm olmuş, sömürü biçim değiştirmiş ve yoksul insanlar eskisini arar olmuştur. Fakirlik mezhebinin ilelebet tahtında oturan bahtı kara halk ise sorar olmuştur kendine: Bizi bu hâle kim getire ey bedevî mahlukat? O sırada devrimin hayatta olan yegâne fikir adamı Aaron Azar, sarayında ay ışığı gibi parlamaktadır. Bir at arabasının üzerinde, bir zamanlar coşkuyla arkasında yürüyen galeyana gelmiş halkın tükürüğü bu kez yüzünün orta yerinde ve tepesinden aşağıya dışkılar atılarak yedi cihana teşhir edilir. Nietzsche, "bengi bir döngü" der. Ve balkonu terk eder. Olağanüstü bir eser mi? Değil. Akıcı mı, beni benden aldı mı? Hiç değil. Fakat işte o Fuentes. Ve bu onun büyüsü. Akıllara zarar kendi kara mizahı.. Zihnini torna aynasına bağlayıp eksantrik bir tornalamadan geçirmek isteyen ve farklı arayışlar içinde olan okuyuculara tavsiye edilir. Sıkıcı kitaplar okumaktan çekinmeyiniz. Saygı ve sevgiyle kalınız.
Friedrich Balkonunda
Friedrich BalkonundaCarlos Fuentes · Can Yayınları · 201535 okunma
··
206 görüntüleme
AkilliBidik okurunun profil resmi
Kaleminize sağlık. "Terra Nostra'dan sonra Fuentes'i tekrar ne zaman dönüp okurum?" diyordum kendime; okurken beni çok yorsa da bu yıla bir Fuentes daha sıkıştırmak iyi olacak. Demek "Friedrich Balkonunda" da iyi bir seçenek.
Odessa okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim 😇 'Doğmamış Kristof' ile 'Friedrich Balkonunda' arasında çok gidip geldim ben de başlamadan evvel. Tabii bir Terra Nostra olamaz ama yine de farklı ve özel bir deneyim oldu. :)
Bu yorum görüntülenemiyor
Bilgisever okurunun profil resmi
Kalemine, yorumlamanın daimi gücüne sağlık. Elbette özgürleşeni, Nietzsche ve onların bu döngüsünü okumalı. Sıkıcı eserler kadar okunmaya değer olmayabiliyor akıcı tabirindekiler bazen. Yine pek güzel yazılmış bu inceleme, bu başlı başına metin için teşekkür etmeli.🙏🏻
Odessa okurunun profil resmi
Rica ederim, okuduğun için ben teşekkür ederim asıl. 🙃🙃
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.