Gönderi

MÜLKÜN TEMELİ (ADALET) العدل من اسمى القيم يسمو بنا الى القمم فهو اساس ملكنا يرفعنا فوق الامم Adalet, en üstün değerlerin başında gelir ve çok kıymetlidir. Adaleti sağladığımız ve adil olduğumuz zaman bu bizi zirvelere götürür. Bizim mülkümüzün esası, temeli adalettir. Mülkünün temeli ve esası adalet olan bir ümmet, bu adalet sayesinde bütün ümmetlerin üstünde ve fevkinde olur. "Muhakkak ki Allah adaleti emrediyor" Nahl suresi 90 Âyet. Her cuma ve her bayramda hutbede islam dünyasının büyük bir kısmında okunan ülkemizde de halk iyi anlasın diye Türkçesi verilen bu ayet- i kerime'de geçen adalet yüce Allah'ın emridir ve birçok manaya gelmektedir, ama günümüzde özellikle duyulur duyulmaz en çok anlaşılması muhtemel olan manası, "insaflı olmak, zülmetmemek ve haksızlık yapmamaktır. Dört halifeden sonra en âdil halife olarak bilinen Ömer Bin Abdülaziz göreve başlar başlamaz Muhammed Bin ka'b el - kurazi'yi çağırıp ona : Bana adaleti anlat, nedir adalet diye sormuş, şu cevabı almış: senden küçüklerine baba, senden büyüklerine oğul,senin gibi olanlara da kardeş olacaksın, insanlara yaptıkları hatalara göre orantılı ceza vereceksin, gazaba ve kızgınlığa gelip kimseye vurmayacaksın Mutlak ve mukayyet diye ikiye ayrılır mutlak adalet hiçbir zaman değişmeyen adalettir, iyilik yapana iyilik yapmak, kötülük yapmayana kötülük yapmamak gibi, mukayyed adalet ise değişebilir kötülük yapana kötülük yapmak, bu değişebilir nasıl değişir? Kötülük yapana bile kötülük yapmamak, hatta iyilik yapmak. Ömer bin abdülaziz'in dedesi sayılan Hazreti Ömer efendimizin zamanında vukû bulan bir tespit ile bu kısa yazımızı bitirelim : zamanın Rum lideri adaleti dillere destan olan Hazreti Ömer'in durumunu öğrenmek için medine-i münevvereye bir elçi gönderir, elçi medinelilere sorar kralınız nerede? derler ki bizim kralımız yok, bizim bir emrimiz var müminlerin emir'i,nerede diye sorar, şu tarafta şehir dışına çıkmıştır derler, Elçi gider ve Hz Ömer'i bir ağacın altında değneğini başının altına koymuş ve uzandığını görür, bu manzarayı gören elçi ürperir ve şöyle der : Sen adaleti sağladın, halkı rahatlattın istirahat edebilir huzur içinde uyuyabilirsin tabii, ama zalim olan krallar korkudan yatamaz, rahat yüzü göremez. Ben yemin ediyorum ki sizin dininiz haktır mesleğiniz de adalettir ne güzel ve mustakim bir meslek, eğer ben Rum liderinin elçisi olmasaydım hemen seni uyandırır huzurunda müslüman olur ve hidayet bulurdum,fakat elçilik görevimi ifa etmek için ben geri döneyim sonra İslam'a gireyim. Unutmayalım ki herkes her zaman her yerde herkese karşı gücüne göre yetkisi ve etkisine göre, sözünün dinlendiği oranda adil olmak zorundadır. Yüce Allah islam ümmetini hasseten ülkemizin insanlarını dünyada özlenen adaleti sağlamaya te'sis etmeye ve bütün dünyaya neşr etmeye muvaffak eylesin. Âmîn. Ahmet ÖZKAN 22 Ocak 2021 Cuma
·
5 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.