Gönderi

175 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Heyhat!
Eski kabul edilmek istenen adetlerin toplumun değişiminde önemini, aile ve evlilik üzerindeki yadsınamayacak etkilerini Talat ve Fitnat'ın aşkı etrafında bize aktarılan olaylar ile bir Tanzimat klasiği okuyoruz: Taaşşuk-u Talat ve Fitnat. Yazar, Osmanlı'nın moderleşmesinin aileden başlayacağını vurguluyor.Aslında toplumun geleneksel ile modern arasında kendini bulmaya çalışmasının ailedeki yansımasını okuyoruz.Bir evde iki kadın, Saliha Hanım ve dadı Ayşe Kadın... Talat'ın evliliği meselesi karşısında; oğlunun görüşlerine verdiği değer ile Saliha Hanım modernin, dadı Ayşe Kadın ise görücü usulü evliliğe inancıyla -özellikle üslubu ile- gelenekselin sembolü. Rıfat Bey'in yokluğundaki otorite boşluğunu dadı Ayşe Kadına bırakan Saliha Hanım bunun eksikliği ile belki de oğluna daha şefkatli yaklaştıyor. Osmanlı toplumundaki değerler çatışmasının, yazarı bunları sorgulamaya itmesi ile oluşan hazin son trajedi havası katıyor.Tragedya erdemli, soylu davranışların temsilidir. Talat ve Fitnat'ı asil kılan ise sevgilerinin saflığıdır. Talat, bu sevgi karşısında kadın kılığına girecek kadar başkalarının gözünde alçalmıştır. Peki kendi izzetinefsini, aradaki sevgiliden üstün görenlere kendini tanıtan kader, bu saf sevgi karşısında etkisiz kalır mı ? Gözler kalbi yansıtır, Fitnat'ın kalbi Talat'ın idi. Kalbi; feleğe direnişini,göz yaşları ile anlatıyordu. Belki aşk onun gönlünü tutsak etmişti ama zorla evliliğin özgürlüğüne el koyması daha ağırdı."Bu dünyada hürriyet yokmuş. Dünyanın en hürleri esirlermiş."(s?) Gözümde canlanan Francesco del Cossa'nın "Saint-Lucy" tablosu...Zorla evliliğe tepkisini göstermek için gözlerini çıkarmıştı, kalbindeki sevgi kirlenmesin diye Lucia. Önce Lucia kadar şanslı değil Fitnat dedim ama kavuşmanın diğer tarafta olacağını kabul etmeye zorlayan son... Fitnat öldüğünde gözlerinin açık kalması, Talat'ın sevgisine ihanet etmediğini haykırıyordu sanki. "...gül dalları arasına saklanmış bülbülün ara sıra çıkardığı figanlardan başka bir şey işitilmiyor."(s?) Sevda onlar için hastalık idi, kavuşacakları düşüncesi ile yaşama tutunmaya çalışacak kadar büyük. Sevgilisine kavuştuğunu zannederken kendi kızını bitirecek kadar kadere boyun eğmemek için direnen Ali Bey daha ironik galiba. Zira olanları kabullenmek istiyor ama hâlâ umudu var. Sanırım acısı unutmak isteyeceği kadar büyük. Alıntıların sayfalarını ekleyemediğim için üzgünüm, kitap elimde değil.
Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat
Taaşşuk-ı Talat ve FitnatŞemseddin Sami · Kent Yayınları · 201229,2bin okunma
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.