Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Bilindiği gibi Papa 5 Temmuz 1809'u 6 Temmuz'a bağlayan gece tutuklanmış, Napoleon bu vesileyle M. Myriel'i Paris'te yapılacak Fransa ve İtalya piskoposları toplantısına çağırmıştı. Notre-Dame'da yapılan bu toplantının ilk oturumu 15 Haziran 1811'de, Kardinal Fesch'in başkanlığında gerçekleşti. M. Myriel, toplantı için Paris' e gelen doksan beş piskopos arasında yer alsa da, sadece bir oturuma ve üç dört özel konferansa katılmıştı. Doğayla iç içe, dağlık, yoksul bir bölgenin piskoposu olarak dile getirdiği düşünceleriyle seçkin şahsiyetlerin katıldığı oturumun havasını değiştiriyordu. Kısa süre sonra, Digne'e döndü. Bu hızlı geri dönüşün nedeni sorulduğunda: "Onların canını sıkıyordum. Açık duran bir kapı gibi onlara dışarının havasını getiriyordum," diyordu. Bir başka seferinde "Ne yapmamı bekliyordunuz? O beyefendiler prenslere benziyordu. Bense, zavallı bir köy piskoposuyum," demişti. İşin doğrusu tepkileri üzerine çekmişti. Yaptığı onca garipliğin dışında, bir akşam en seçkin meslektaşlarının birinin evinde ağzından şu sözleri kaçırrnıştı: "Sarkaçlı saatler, halılar, üniformalı uşaklar ne de güzel! Böyle bir ortam çok can sıkıcı olmalı! Kulağıma hiç durmadan: Aç insanlar var! Üşüyen insanlar var! Yoksullar var! Yoksullar var! diye fısıldayan şu gereksiz eşyalardan tek birine bile sahip olmak istemezdim."
Sayfa 55 - I.Cilt, 8.Basım, Ocak 2019
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.