Hepimiz kardeşiz...
Kardeş olabilmemiz için önce insan olmamız gerekmiyor mu ? İnsan olmak demek hataları olmak demek değil mi ? Peygamberler insan değil mi?
Bana göre kişinin iyi ya da kötü olması, başından geçen olaylara nasıl tepki vermeyi seçtiği ile ölçülür ve insan; hayatının her döneminde aynı olaya, aynı tepkiyi vermez çünkü insan gelişir, değişir... Eğer ki insan aynı olaya aynı tepkiyi vermeye devam ediyorsa yaşadığından şüphe ederim. Nefes aldığı muhakkak ama yaşadığı muallâktır. Bunlar her insan için geçerlidir ve peygamberlerde insandır. İsa da insandı...
Hiç bir peygamber doğduğu andan itibaren peygamberlik görevini üstlenmemiş, nice mucizeler olduğu söylense de hepsi çocuk olmuş, oyun oynamış, büyümüş, gençleşmiş, vücudun zevklerini tatmış, zihnin acı mücadelesine gömülmüş, hayattaki zorluklarla mücadele etmiş, sevinmiş, üzülmüş ve en nihayetinde de ölmüştür. İsa da tüm bu süreçlerden geçmiştir.
İsa'nın Mesih olduğununun bilincine varana kadar yaptığı şeyler aslında Mesih olmasını sağlayan şeyler miydi yoksa zaten Mesih olduğu için onları yapmak zorunda mıydı bilmiyorum. Bildiğim tek şey; çok acı çektiği, çok mücadele ettiği, kendini, dünyayı kendi yoluyla kurtarmaya adadığı ve bu uğurda çarmıha bile gönüllü gittiği, insanlar bağışlansın diye kendini Tanrı'ya kurban verdiği ve bu kadar fedakarlık yapmasına rağmen ölümünün son saniyesine kadar düşmanlarının onu rahat bırakmadığı ve günaha, küfüre ve cehenneme doğru gerçekleşen son ve aynı zamanda en büyük çağrıyı zor da olsa başarıyla aştığı...
Tüm bunları nereden mi biliyorum ? İşte hepsi bu kitapta mevcut, işte bu muhteşem kitaptan biliyorum...
Yazar kitabı öyle kurgulamış ki hangi yönden bakarsan oraya çekilebilir. Ateist biri İsa'nın şizofreni hastası olduğunu sanabilir, Teist biri İsa'nın mucizeleri ile coşabilir, Agnostik birinin kafasını karıştırabilir, Panteist birini çıldırtabilir vs. Yani ne olursa olsun herkes kendinden birşey bulabilir... Ama hepsinden önemlisi eleştirmeden önce anlaması gerekir yoksa saçmalamaktan öteye geçemez...
Kısacası Nikos Kazancakis İsa'nın yaşımına; bilinenlerden ziyade, anlatılmayan noktalarına da kendi bakış açısı ile ışık tutar bu kitapta. Bence gayet akıcı ve keyifli bir okuma vaadeden bu kitap, aynı zamanda Hristiyanlık inancının Yahudiliğin bağrından nasıl kopup geldiği ve Roma gibi büyük bir imparatorluğu kullanarak tüm dünyaya yayılmasını sağlayan ilk temaslarını anlatması ve öğretmesi bakımından da çok değerli bir kitap.
Önyargılarınızı bir kenara koymadan bu kitabı açmayın ama eğer ki açmışsanız, bittiği zaman siz de memnun kalacaksınız. Bundan son derece eminim... Ama dediğim gibi, sadece önyargısız olursanız...
İyi okumalar...
