"Her kitabın okunmak için bir zamanı ve yaşı vardır", diye düşünenlerdenim. Tatar Çölü de o kitaplardan biri...Özümsenmesi gerekli bir kitap, sorgulattıkları adına...
Dino Buzzati'nin başyapıtı olan Tatar çölü, yazarın okuduğum ilk eseri...
Genç teğmen Giovanni Drogo, ilk görev yeri olarak Tatar Çölü'ndeki Bastiani Kalesi'ne tayin edilir, geçici olarak geldiği bu yerde, yaşamı boyunca beklediği anın gelmesini bekler, bekler, bekler...Taaa ki bu bekleyiş yavaş yavaş hayatını ele geçirip tamamen monotonluk ve alışkanlık haline getirene kadar. Girdiği bu kısırdöngüden çıkmak için debelenirken zamanın elinden kayıp gitmesine şahit olmak eserin ana teması kesinlikle.
Tatar Çölü alt metin olarak, insanlığın sınır bölgesi olduğunu anlatıyor aslında...
Hepimiz hayatımız boyunca, doğumumuzdan itibaren bu sınır bölgesinde bir bekleyiş içersinde değil miyiz??
Çocukluğumuzu ele alalım. Daha çok sevilmek istemedik mi? Ya da bir bisikletimiz olmasını bekledik, ya da güzel bir bebek...Daha güzel okullarda okumak, imtihanlarda başarılı olmayı bekledik, kimbilir?? Anne babamızdan daha çok takdir görmek için belki de...
Gençliğimizde sevmeyi bekledik, sevilmeyi, sevdiğimize kavuşmayı belki de??
Hedeflediğimiz okullarda okumayı bekledik, sonra mesleğimizi yapabileceğimiz güzel bir iş bekledik, güzel bir kariyer belki de...
Güzel bir evlilik bekledik mutlu olmak adına...Bunu perçinlemek için, hayattaki en güzel amaçlardan biri olan 'çocuk' sahibi olmayı bekledik...
Bazen yaşamın döngüsü içinde maddi beklentilerimiz oldu kendimizce...Daha güzel bir ev, araba, mobilya...
Daha çok seyahat etmek, daha çok okumak, daha sosyal olmak istedik. Bekledik, bekliyoruz, bekleyeceğiz belki de...
Zaman ilerledikçe daha sağlıkĺı olmayı bekleyeceğiz, zamanında elimizden kayıp giderken kıymetini bilmediğimizden...
"Belirli bir zamanda, arkamızdan bir kapı kapanır, kapanır ve bir şimşek hızıyla kilitlenir; geri dönecek zaman kalmamıştır." İşte kitabın en güzel alıntısı kitabın özeti aslında...
Sorgulayan, sorgulatan bu eserle tanışın lütfen. Bu platformda tanıştığım genç pırıl pırıl bir okur sayesinde tanıştım bu eserle ben de, kendisine teşekkürlerimi sunuyorum.
Her birimiz bir bekleyiş içersindeyiz bu hayatta...Beklediklerimiz uğruna beklettiğimiz hayat kaçıp gitmesin elimizden...Sevgiyle