Soylu bir aileden gelen ve uzun yıllar Rus ordusunda görev yaptıktan sonra emekli olan bur babanın oğlu olan Pyotr Andreyiç henüz 17 yaşındayken ailesinin kararı ile asker olarak orduya gönderilir. Yolculuğa babasının eski bir dostuna yazdığı mektup, uşağı Savalyiç ve eşyaları ile çıkar. Yolculuk esnasında karşılaştığı iki kişi ileride onun hayatında etkili olacaktır. Birincisi kendisine bilardo öğretip, bunu kumara çevirip 100 rublesini alan kıdemli bir asker diğeri ise romanda epeyce yere sahip olan, tipi de yolda buldukları ve kendilerine kılavuzluk yapan Pugaçev.. Pyotr başkalarının sürgün olarak görevlendirildiği bir kalede görevine başlar. Kalenin sorumlusu yüzbaşının kızına aşık olur. Pugaçev bir isyan başlatmıştır ve onun bulunduğu kaleyi de eline geçirir. Pugaçev daha önce kendisine iyilik yapan bu gencin hayatını bağışlar ve sevdiği kıza kavuşmasına destek olur. İleride sevdiği kızın adı karışmasın diye kendini aklayamaz ve ömür boyu hapse mahkum edilir. Yüzbaşının kızının aklı ve cesareti ile Pyotr özgürlüğüne kavuşur. Masal gibi bir kitaptı, mutlu son ile biten. Klasikler arasında yer alıyor olmasına rağmen akıcı dili ve hoş anlatımı ile çok çabuk okunuyor. Puşkin'in yazım dilini çok sevdim. Uzatmadan atmosferi o kadar güzel anlatıyor ki sanki okumuyor izliyorsunuz. Nasıl denk geldi bilemedim, istesem üst üste savaş kitabı okuyamazdım. Ateşten Gömlek, Sivastopol ve Yüzbaşının Kızı ... Üçünde de farklı tarihlerde , farklı mekanlarda savaş vardı. Savaşsız bir dünya ümidiyle

Yüzbaşının KızıAleksandr Puşkin · İskele Yayıncılık · 201129,1bin okunma

·

2 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.