“Yüreğim durmakla patlama noktasına gelmek arasında kaç kez gitti geldi o gece? Ben, küçücük odanın içinde pencereyle karyola, karyolayla kapı arasında kaç kez gittim geldim? Kaç kez, pencerenin önüne dikilip karanlık gecede soluk soluk parlayan sokak ışıklarina baktım? Kaç kez, kapıya kulağımı dayayıp hiçbir ayak sesinin kıpırdatmadığı sessizliği dinledim? SUSUZLUK GİBİ BİR ŞEY BEKLEMEK...