Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Belki de hiçbir Sefarad Musevi İslam ile Museviliği kökünde birbirine bağlamak için Solomon İbn Gabirol kadar çaba göstermemiştir. Bu çığır açıcı Musevi Sufi ölümünden sonra değeri anlaşılan sanatçı ve yazarlar sınıfına girmektedir. Ömür boyu süren bir deri hastalığından müzdarip, ufak tefek asabi bir adam olan İbn Gabirol kısa hayatı boyunca (1020-1058) İspanya çapında kasaba kasaba dolaşmış, önce düşünceleriyle insanları kendine çekmiş ama daha sonra zor kişiliğiyle onları kendisinden uzaklaştırmıştır. ''Kibirli, huysuz ve biraz da insanlardan kaçan'' bir kişiliği olan İbn Gabirol çağdaşlarını öylesine rahatsız etmişti ki en büyük felsefi çalışması olan Meqor Hayyim (Hayatın Kaynağı) çağdaşları olan Museviler karşısında hiç rağbet görmemiştir. Ancak bir diğer çalışması olan Keter Malkuth (Kralın Tacı) Orta çağ Musevi düşüncesini derinden etkiledi ve Sufi düşüncelerini Orta Çağ Museviliğine tanıttı ve yeni gelişen Kabala sisteminin önemli yapı taşlarından biri oldu. İbn Gabirol'un yıldızı ölümünden sonra parladı. Vefatından 100 yıl sonra çağının en büyük Musevi düşünürü ve şairi olarak görülüyordu ve günümüzde bazı çağdaş alimler onu tüm zamanların en büyük Musevi şairi olarak tanımladılar.
·
14 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.