Böylesine harika bir kitaba böyle basit ve aşağılayıcı bir isim vererek Türkçeye çevirmek bence bir kitap cinayetidir. Kitabın katledilmesidir. Bu kadar geniş kapsamlı ve oldukça hacimli bir kitabın sadece bir kaç sayfasında geçen bir ismin verilerek değerinin düşürülüp insanların kafasında olumsuz bir ön yargı yaratılmasından ne beklenmiş olabilir acaba? Yayınevinin bunu ne amaçla yaptığını bilmiyorum ama bu durumun kitaba büyük zarar verdiği çok açık bir şekilde görülmektedir. Çünkü kitap yedi yılda hala birinci baskısını bitirememiş ve okuma sayısı an itibariyle bu sitede sadece on birdir. Oysa her yönden çok daha fazla okumayı hak eden bir kitap olma özelliğini taşımaktadır.
Kitapta yazar, bize 1930 yılında Hindistan'da meydana gelen bir tsunami sonucunda ailesinin tüm fertlerini kaybederek yapayalnız ve savunmasız kalan 10 yaşındaki bir kız çocuğunun sonraki 17 yıl boyunca verdiği yaşam mücadelesini anlatıyor. Düşünün binlerce insanın hayatını kaybettiği, köylerin, kasabaların, şehirlerin yok olduğu, barınacak hiç bir yerin kalmadığı açlık ve yokluğun hüküm sürdüğü o büyük kargaşa ortamında 10 yaşında bir çocuk ne yapabilir. Herkes gibi o da sadece ve sadece hayatta kalmaya çabalar. Başka ne yapabilir ki ? Ama bu hiç de kolay bir şey değildir. Açlık, susuzluk, bulaşıcı hastalıklar, barınacak yer, Hindistan'ın farklı etnik, dini, siyasal ve sosyal yapısı , çocuk tacirleri, kast sistemi bir de buna sömürgeci İngilizleri ekleyin . Karşısında mücadele edecek o kadar çok şey var ki. Etnik, dini yapı ve kast sistemi dolayısıyla bir yudum suyu bile kimsesiz bir çocuğa çok gören insanlarla dolu bir ortamda bu çocuğun verdiği yaşama mücadelesinin imkansızlığını bir düşünün.
Kitapta anlatılan bu kızın, geçen yıllar içerisinde verdiği yaşam mücadelesi değişikliğine paralel olarak ismi, etnik kimliği, dini, statüsü defalarca değişse de değişmeyen tek şey hayata tutunma çabası ve azmidir.
Kitap aynı zamanda Hindistan'ın bağımsızlığına giden ve çok çalkantılı geçen 1930-1947 yılları arasındaki dönemine de ışık tutmaktadır. Bu dönemde ülkede meydana gelen doğal afetler, siyasal ve sosyal olaylarla beraber dünyadaki gelişmeler hakkında da geniş bilgiler vermektedir.
Ben yazarın ismini ilk defa işittim. Hint asıllı bir Amerikan vatandaşı. Yirmiye yakın kitabı olmasına rağmen bir tek bu kitabı Türkçeye çevrilmiş. Oldukça akıcı ve sade bir yazım uslubu var. Betimlemeleri çok aşırıya kaçmadan yaptığından okurken hiç fark etmiyorsunuz. Bu durum da hem okumayı kolaylaştırıyor hem de akıcılığı ve sürükleyiciliği arttırıyor. Diğer kitapları da eğer bu kitabı gibi aynı özellikleri taşıyorsa, Türkçeye çevrilmemelerinin bizler için büyük kayıp olduğunu düşünüyorum.
Bu kitap kesinlikle basit bir kitap değil. Dolu dolu ve büyük bir ustalıkla yazılmış, tarihi bir kitap. Kurgulama büyük bir gerçeklik içinde yapılmış. Çok çeşitli insanlar arasındaki farklı ilişkilerle konu anlatılırken elbette duygusallık ta ihmal edilmemiş. Kitabın başından sonuna kadar heyecan ve sürükleyicilik bir an olsun düşmüyor.
Ben büyük beğeniyle, büyük keyif alarak , büyük bir heyecan içerisinde ve duygusallıkla okudum. Okunmasını da kesinlikle herkese tavsiye ederim.